en beğenilenleri (412) - sayfa 26

başlık listesine taşı
  • hetaira

    antik yunan'da eskort. standart kadınlardan daha çok hak, özgürlük ve para sahibi olurlardı. tıpkı bugünkü gibi.

  • sözelci

    sayılsalcılar tarafından ezilmesi yetmezmişçesine bir eşit ağırlıkçıların da küçümsediği, lise hayatında matematik, geometri, fizik ve kimyaya mesafeli durmuş(yapamamış) kişi.

  • hans zimmer

  • 5 ocak 2023 ekşiden uçurulmam

    iqsözlük başlığını açtıktan sonra ekşiden takip ettiğim yazarları buraya davet ettim. buraya kadar sorun yok. sonrasında da "kullanılmış kadınla evlenmek" gibi bir başlığa "biraz medeniyet arkadaşlar" yazıp sözlüğün linkini verdiğim için anında uçuruldum.

    zannediyorum ki medeniyetin talep edilmesi bile ekşiyi artık rahatsız ediyor. hepimizin hayran olduğu sözlüğün bu hali gerçekten içler acısı.

  • !fikri mi beğenmediler testi mi geçemiyorlar?

    eğer bu sözlük kötüye giderse gerçekten yanıtını merak ettiğim tek soru bu olacak.

  • insanı yoran şeyler

    laf anlatmaya çalışmak.

  • tirsik.net

  • içinden geçeni söyle

    eğer kalite konusunda hassas 500 aktif kişi bulunabilirse düşündüğümüzden büyük bir şey haline geleceğini düşünüyorum sözlüğün.

  • paranın tanrıyı yenmiş olması

    sloterdijk'e göre çoktan gerçekleşmiştir. "gerçek şu ki para, tanrıya başarılı bir alternatif olarak kendini çoktandır kanıtlamıştır. hele bir de günümüzden baktığımızda, yerin ve göğün yaratıcısından çok daha fazla şeyler başarabildiğini söyleyebiliriz".

    sloterdijk, p. (2008). kapitalist dünyanın iç-evreninde (1. bs). kırmızı yayınları.s.327

  • behavioural brain research

  • stephen l. darwall

    kendisinden 1997 tarihli two kinds of respect makalesi ile haberdar olduğum, the second-person standpoint: respect, morality and accountability henüz dilimize çevrilmemiş biliminsanı.

  • devletimizin dilemesi gereken özürler

    türkiye cumhuriyeti devleti'ni çok çocuklu, yoksul ancak vizyoner bir bekar anneye benzetiyorum ben.

    ne demek istediğimi açıklayayım. devletimiz son 100 yılda muasır medeniyet seviyesini yakalama misyonu ve sonrasında muasır medeniyet seviyesininin kendisi olma vizyonuyla kurulmuş bir cumhuriyettir. ancak 1922 itibarıyla 10 senedir aralıksız savaştadır. bunların sonuncusu hariç hemen hepsini kaybetmiştir. nüfus az, kaynak sıfıra yakın, insan kaynağı bitik ve halk çocuk gibi/kadar cahil durumdadır. halkın kendi rasyonel çıkarlarının peşinde koşması için önce rasyonel çıkarların ne olduğunu anlaması lazımdır. birilerinin halkı acil şekilde öbür dünya ya da devlet için değil, kendisi için çalışmaya, düşünmeye ve yaşamaya ikna etmesi gerekiyordur.

    işte bu ahval ve şerait dahilinde bu yoksul ancak vizyoner anne çocuklarının her birinden birer dünya starı yaratmak istemektedir. en iyi sanatı, en iyi felsefeyi, en iyi bilimi, en çok parayı halkı için istemektedir. tıpkı evladına her şeyin en iyisini layık gören anne gibi. ancak kimse getirip bunları bu halka vermeyecektir, halkın buna ulaşmak için hareketlenmesi gerekmektedir. fakat halk henüz okumayı bile bilmemektedir. bu halde anne eline oklavasını almış ve "ya olacaksınız ya olacaksınız!" demiştir. 100 yıllık cumhuriyet tarihi işte bu oklavanın tüm çocukların sırtına inmesinin daha ciddi şekilde söylersek temelinde iyi niyetli zorbalığın toplumun tüm kesimlerine uğramasının tarihidir. türkiye'de hiçbir toplumsal grup yoktur ki devletin gadrine uğramamış olsun. tam olarak bu sebeple devlet tüm parçaları ile barışmalı ve tam olarak bu sebeple yurttaşlar devletini nihayetinde affetmelidir. ancak bu şekilde birlik ve huzur içinde müreffeh bir türkiye imkanından söz edebiliriz.

    bu girdi bu yolda atılmış ilk adımlardan biri olsun diye, başlıyorum.

    1- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm dindar sünni türklerden,

    sizlerin dünyasını anlamak yerine onu aşağıladığım için, tesettürlü olanlarınızı okullara sokmadığım için, sizleri paramiliter kuvvet olarak kullandığım için, solcular haksız hissetmesin diye bir kaçınızı astığım için, sizleri içi boş bir hamasetle kasti olarak gönüllü kurbanlar haline getirdiğim için, sizi torpile ve iltimasa alıştırdığım için, aptalca politikalarım yüzünden dağda bayırda benim için ölmenizi sizden istediğim için, sizlerin dini hassasiyetlerini yağmacılık ve terör niyetiyle kullandığım için, siyasi hareketlerinizi mütamadiyen ezdiğim için, sürekli bizi öldürmeye çalışan dış güçlerle sizi korkutup dehşet içinde yaşamanızı sağladığım için, cumhuriyet devrimleri sırasında dayattığım tüm kültürel değişim baskısı için, sizleri şeyhlerin çekim alanından çıkaracak kadar eğitemediğim için ve en son 5 yıldır sizleri kasıtlı olarak fakirleştirerek daha itaatkar olmanızı sağlamak istediğim için özür dilerim.


    2- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm seküler türklerden,

    bir millet olarak kalkınmayı sadece sizlerin sırtlarına yıktığım için, hem çok iyi eğitim almanız için ısrarcı olup hem de iyi eğitim alanlarınızı küçümseyip dışladığım için, ifade hürriyetinize "toplum hazır değil!" diyerek sınırlar koyduğum için, eserlerinizi yasakladığım ve çoğu önerinizi dinlemediğim için, sizlere kendimi laik olarak sunsam da size günde 5 kere arapça bir şarkı dinlettiğim, çocuklarınıza zorla ortaçağ arap mitolojisi öğrettiğim için, sizlerin her dünyaya açılma girişiminde sizleri batı ajanı olmakla suçladığım için, sadece güzel giyinmek ve özgür yaşamak isteyenlerinizi yurt sathında korumayı başaramadığım için, sizleri yurt dışlarına kaçmaya mecbur bıraktığım için özür dilerim.

    3- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm alevilerden,

    sizlerin dünyasını anlamak yerine onu aşağıladığım için, sizleri dinsizlikle ve ahlaksızlıkla suçladığım için, inançlarınızı her zaman ikinci sınıf gördüğüm için, en aydınlarınızın bir otelde yakılmasına bilerek engel olmadığım için, evlerinize çarpı işaretleri koydurup can ve mal güvenliğinizi sağlamadığım için, size işkence yaptığım için, benden korkun diye sivillerinize varana kadar bombaladığım için, sizlerin sesini duymayı inatla reddederek sizleri radikal çözümlere ittiğim için, sizleri her zaman kendime bir tehdit olarak gördüğüm için, sünnilerin size ev vermemesine, mal satmamasına hakkınızda aptalca hikayeler anlatılmasına engel olmadığım için, sizleri kimi kamusal kurumlara kasti olarak almadığım için, temsilcilerinize karşı oy vermeyi reddedenleri ayrımcılığı konusunda önlem almadığım için, kültürel değerlerinizi asimile etmeye çalıştığım için özür dilerim.

    4- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm kürtlerden,

    sizlerin dünyasını anlamak yerine onu aşağıladığım için, dilinizi yasakladığım için, kültürünüzü aşağıladığım için, sizi kendini korumak için radikalleşmeye mecbur bıraktığım radikalleşmeyenleri de radikallerden korumayı tam olarak başaramadığım için, bir halk olarak varlığınızı ve tarihinizi yok saydığım için, ırkçılığım için, sizleri kamusal kurumlara özellikle almadığım için, sizleri her an bana ihanet edebilecek kadar bana düşman bir insan grubu olarak algıladığım için, çoğunluk olduğunuz yerlerde bilerek yatırım yapmadığım için, benden korkun diye sivillerinize varana kadar bombaladığım için, siyasi hareketlerinizi sürekli ezdiğim için, aşiretleri çözerek sizleri medeniyete taşımak yerine aşiret liderleri ile anlaşarak sizleri oy deposu haline getirdiğim için, uzun süre çocuklarınıza kendi kültürünüzden isimler koymanıza izin vermediğim için, yaşadığınız yerlerin adlarını kafama göre değiştirdiğim için özür dilerim.


    5 - türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm queerlerden,

    sizlerin dünyasını anlamak yerine onu aşağıladığım için, sizleri bir çeşit çürümeyle bir tuttuğum için, can, mal, güvenlik, çalışma ve yuva kurma haklarınızı garanti altına alamadığım için, sizleri bir toplumsal grup olarak tanımayı ısrarla reddettiğim için, sizlerin hakkındaki kötü propagandaya engel olmadığım için, sizleri kamusal kurumlara özellikle almadığım için, sizleri illegal işleri yapmak zorunda bıraktığım için, sizleri bir koca hayatı saklanarak yaşamak zorunda bıraktığım için özür dilerim.

    6- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm komünistlerden,

    sizlerin dünyasını anlamak yerine onu aşağıladığım için, sizleri sürekli vatana ihanet etmeye çalışan iç mihraklar olarak düşündüğüm için, can ve mal güvenliğinizi kasti olarak sağlamadığım için, kötü muamele yaptığım için, angarya dayattığım için, işkence yaptığım için, işlediğim cinayetler için, devlet kurumlarında sizlere iş vermediğim için, sizleri marjinalleştirdiğim için, hareketlerinizin başarıya ulaşmaması, partilerinizin meclise girememesi için çalışanları engelleyemediğim için özür dilerim.

    7- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm milliyetçilerden,

    sizlerin dünyasını anlamak yerine onu onu yalan dolanla doldurup sizleri bir masal aleminde yaşamayı bir politika olarak benimsediğim için, tüm kirli işlerimizi sizlere yaptırım sonra sizleri harcadığım için, vatanseverliğinizi suistimal edip size insan haklarına aykırı işler yaptırdığım için, sizleri bana sadık kalın diye cehalete mahkum ettiğim için, gençlerinizi değnekçi, yetişkinlerinizi mafya olarak kullandığım için özür dilerim.

    8- türkiye cumhuriyeti devleti adına çevreden,

    seni korumayı anayasamın kalbime gömmüş olmama rağmen asla ciddiye almadığım için, seni üç otuz paraya talan etmelerine müsaade ettiğim için, senin yaşayan bir canlı olduğunu hala anlamış olmadığım için, yangın, erozyon gibi doğal afetlerde seni kurtaracak önlemleri almadığım için, doğal hayvan türlerinin imhasına engel olmadığım için, yurttaşlara seninle ilgili gerekli eğitimi vermeyi bir türlü başaramadığım için özür dilerim.

    9- türkiye cumhuriyeti devleti adına tüm hayvanlardan,

    sizlerin dünyasının anlamak yerine sizlerin bir dünyası olduğunu bile reddettiğim için, sizlerin iyi yaşaması için kendi koyduğum kurallara bile uymadığım için, sizlerin sokaklarda sersefil olmanızın karşısında bir önlem almadığım için, sizlerin durumunu ekonomik ve siyasi bir güce çevirmeye çalışan fırsatçılara müdahale edemediğim için, barınaklarda gördüğünüz kötü muameleyi ve insanlardan gördüğünü tüm işkenceleri engelleyemediğim için özür dilerim.

    elbette tek suç sadece devletin değildir. devlet adına, devletin ve kurucusunun vizyonunu anlamamakta direndiği için, birbirlerine karşı nazik ve sevecen olmadığı için, devletin daha iyi olması için çaba harcamadığı için, devleti doğru düzgün denetlemeği başaramadığı için, devletin yozlaşmasına kendi lehine olduğu müddetçe izin verdiği için, devleti anlamak yerine ona taptığı için, devlet malını yemeyene keriz dediği için, siyaseti sadece devleti ele geçirip onunla kendisi gibi olmayanları dövmeye meyil ettiği için tüm vatandaşlardan da bir özür bekleme hakkı vardır devletin.

    umarız ki orta uzun vadede devleti ve milletiyle birbirini anlayan ve daha iyi yarınlar için birlikte çalışabilen bir ülke haline gelebiliriz.

  • olmaz ilaç

    sezen aksu'nun 78 tarihli serçe albümünde yer alan ve melodisi osmanlı saraylarını anıştıran parça.

  • mehmet şiray kimdir?

    mimar sinan güzel sanatlar üniversitesi fen-edebiyat fakültesi felsefe bölümü sistematik felsefe ve mantık anabilim dalı'nda doçenttir. odtü felsefe lisans, bilkent yüksek lisans, johannes gutenberg universitat mainz doktoralıdır.

    size bu hocamızın 22 mart gününü tahminen anlatmak isterim.

    bu sabah erkenden kalkıp "estetik"'in dersini vermiştir. biraz kristeva biraz sollers'in freud ve lacan'ı nasıl anladıkları ve bu anlayış zemininde evliliği bir güzel sanat olarak icra edebilmenin olanaklarını nasıl tartıştıkları üzerine konuşmuştur. sonra onu dinleyen lisans ve yüksek lisans öğrencilerine "sorunuz var mı?" demiştir.
    hayatını felsefeye adamak gibi anormal bir hareket yapan bir grup genç sapiensten bazıları soru sormuş bazıları yorum yapmıştır. oradan da güzel bir sohbet çıkmıştır.

    sonra estetik dersini bitirmiştir. şu an büyük ihtimal akşamki konuşmasını çalışıyordur. akşamki konuşması için (bkz: 22.03.2023 tarihli mehmet şiray semineri)

    kaynak
    1- http://akbis.msgsu.edu.tr/...ay.asp?sno=T-0064&tur=egitim
    2- 22 mart günü hayat deneyimim.

  • 26.01.2023 babala tv abdüllatif şener yayını

    yedinci "özlem gürses" sorusu
    yani diyor ki; öncelikli gazeteciyim bunu herkes bilsin ve duysun! en gazeteci benim gazeteciler tanrıçasıyım! gazetecelik nedir en çok bana soracaksınız!

    ( kabul sayın gürses, (bkz: gazetecilik nedir?) (bkz: gazeteci olmak ne demektir?) (bkz: gerçek haber nedir? ) (bkz: haber alma hürriyeti ne demektir? ) buyrun copy paste'in olmadığı metinler arası bir ortamda bize aklınız açın ve öğretin. vaktiniz mi yok? günde 1 saat youtube yayınınız var, kalan 23 saatinizde neler yapıyorsunuz? (bkz: özlem gürses'in 23 saati) başlığında da görmek isteriz. neyse. ben işime döneyim.

    özlem gürses'in sorusuna geçelim: erdoğan ve akp kurucuları mayıs 2000'de abd'ye gidip ve fettullah gülen'i ziyaret ettiğini söylediniz. turhan çömez, ahmet ergün,` ali ibiş `ziyaretçiler arasında idi. (1)- neden abd'ye gidildi? (2)- icazet mi alındır? (3)- kimler vardı (4)-ne konuşuldu (5)-ne kadarını biliyorsunuz (6)-niye anlatmıyorsunuz? (7)- parti kurucusuyken de bunu biliyor muydunuz?

    el cevab: akp'de fetö'ye bulaşmayan tek kişi var, benim. parti içinde olan herkes her şeyi bilmez, farklı koridorlar vardır ben kendi koridorumdan geçenleri bilirim. (bu arada bakanlar kurulu toplantılarının çoğu boş muhabbet imiş, öğrenmiş bulunduk) fısıltılar önemlidir. koridorlar bu fısıltılar üzerine kurulur bu sebeple benim bilemeyeceğim pek çok şey vardır. parti kurulmadan 3-4 ay önce ben erdoğan'ı yılda 1 ya görüyordum ya görmüyordum. ben abd'ye gittiklerini milletvekili olduktan 1 sene sonra öğrendim.

    evet erdoğan parti kurulmadan önce abd'ye gitmiş ve fetö'den destek istemiş. (ne kadar normal değil mi?) (oğuzhan araya giriyor, bu bir bilgi mi duyum mu? şener deniyor ancak toparlayamıyor, şener'in kaynakları şener'e yalan bilgi vermiyorlarsa bu olay hakikat. son olarak şener, gürses'e kalan soruları siz kendiniz yanıtlayın zira siz daha samimisiniz diyor. özlem hanım dağılıyor. şener için muazzam bir galibiyet: hem soruya detaylı yanıt vermedi hem de ne kadar derin ve güçlü bağlantıları olduğunu ima etti.)

« / 28 »