entry'ler (1951) - sayfa 119

başlık listesine taşı
  • üç aşamalı ahlaki gelişim modeli nedir?

    lawrence kohlberg tarafından geliştirilmiş ahlaki model. aşamaları aşağıdaki şekildedir

    soru: önüme konmuş bu leziz kurabiyeyi yememem söylendi. kurabiyeyi yemeli miyim?
    1- geleneksellik öncesi akıl yürütme:
    a. birinci aşama: bunu yersem ceza alır mıyım?
    b. ikinci aşama bunu yemezsem ödül alacak mıyım?

    her iki aşama da ego eksenlidir: itaat ve öz menfaat.kohlberg çocukların 8-12 yaşları arasında tipik olarak bu seviyede olduğunu saptamıştır.

    2- geleneksel akıl yürütme:
    a. kurabiyeyi yersem kim bundan mahrum kalacak? onları seviyor muyum? diğer insanlar ne yapardı? kurabiyeyi yersem benim hakkımda ne düşünürler?
    b. kural ne? kurallar kutsal mı? herkes bu kuralı bozarsa ne olur?

    geleneksel akıl yürütme, bağlantısal niteliktedir, yani diğerleriyle olan etkileşimlerimiz ve sonuçları hakkındadır. pek çok ergen ve yetişkin bu seviyededir.

    3- geleneksellik sonrası akıl yürütme:
    a. kurabiye buraya nasıl geldi? onu yememem gerektiğine kim karar verdi? kurabiyeyi yersem birinin hayatı kurtulur mu?
    b. kurabiyeyi yemekle ilgili ahlaki duruşum nedir? bu duruş yasakları delmeme meşruiyet kazandırır mı?

    bu seviye kuralların ve uygulamaların içeriden gelmesi ve vicdanı yansıtması itibarıyla benmerkezcidir ve tek bir ihlal en nihai maliyeti gerektirir: sonrasında kendi başına yaşamak zorunda kalmak. bu aşamada iyi olmakla kanunlara saygı duymanın eş anlamlı olduğu görülür. bu aşamadaki "ben bilirim!" bakış açısı nedeniyle kural koyan küçük burjuvalar, düz hesapçılar, liderler, onları takip eden koyunlar vb. hor görülür.

    ancak bu teori problemlerle doludur ve eskimiştir.özetle kimse sadece akıl yürütme ile ahlaki kararlar vermez. teoremin geniş bir eleştirisi için aşağıda verilen kaynağı ziyaret edebilirsiniz.

    kaynak
    sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.180-182

  • bob dylan

    "kanunlara aykırı yaşamak için dürüst olmanız gerekir" veczinin sahibi, hakkında anadolu kökenli olduğu yönünde iddialar bulunan amerikalı folk müzik sanatçısı.

  • lawrence kohlberg

    ahlaki yargının bilişsel bir süreç olduğunu, çocuklar büyüdükçe karmaşıklaşan bir mantık çevresinde inşa edildiği savunan ve görüşlerini üç aşamalı ahlaki gelişim modeli adı altında teorileştiren amerikalı psikolog.

    (bkz: üç aşamalı ahlaki gelişim modeli nedir?)

  • jean piaget

  • çocuklarda bilişsel gelişimin 4 aşaması nelerdir?

    1923 yılında jean piaget tarafından ortaya atılan 4 aşamaya göre çocuklarda bilişsel gelişim aşağıdaki sıralamayla 4 aşamada gerçekleşir.

    1. aşama: sensorimotor aşaması: doğum ile 24 ay arası. düşünceler sadece çocuğun doğrudan hissedebileceği ve keşfedebileceği şeylerle ilgilidir. bu aşama esnasında , tipik olarak sekiz ay civarında, çocuklar "nesne sürekliliği"ni yani kendileri göremese bile bir nesnenin hala orada olduğunu keşfederler. bebek artık orada olmayan bir şeyin zihinsel görüntüsünü üretebilir.

    2. aşama: işlemsellik öncesi aşama: 2 yaş 7 yaş arası. çocuk önünde bariz örnekler olmaksızın dünyanın nasıl işlediği hakkında fikir sahibi olabilir. düşünceler giderek sembnolik hale gelir, hayal gücüne dayalı oyunlar çoğalır. mantık yürütme süreci sezgiseldir. mantık, sebep ve sonuç yoktur. bu dönemde çocuklar hacmin korunması mantığını anlayamazlar. aynı orandaki suyu çocuğun gözü önünde daha uzun bir kaba koyarsanız çocuk suyun arttığını düşünecektir.

    3. aşama: somut işlemsel aşama: 7-12 yaş arası. çocuklar mantıksal düşünür, farklı bardaklar aldatmacasına kanmazlar. öte yandan belli örneklerden yola çıkarak yapılan mantıksal genellemeler şüphelidir. soyut düşünce de hakeza. örneğin deyimler motomot yorumlanır. tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş demek yuvarlanan bir tencere ve bulunan bir tencere kapağından başka anlama gelmez.

    4. aşama: formel işlemsel aşama: ergenliğe kadar. yetişkinlere özgü soyutlama, mantık yürütme ve üstbiliş seyelerine yaklaşılmıştır.

    kaynak
    sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.174-175

  • umut sarıkaya

    yazıları karikatürlerinden daha komik olan ancak toplum vasatında okuma kültürü olmadığından o tarafı henüz yeterince popülerleşmemiş karikatürist.

  • rusya ukrayna savaşı

    24 şubat 2021 tarihi itibarıyla rus birliklerinin ukrayna sınırlarından içeriye girmesiyle başlamıştır. rusya'nın tezi neo-nazi bir yahudinin ukrayna'yı ele geçirdiğidir ve ruslara göre ukrayna, ukrayna halkına geri verilmelidir. kendilerinin bu işten asla bir çıkarı yoktur. tek dertleri ukraynanın nazilerden kurtarılmasıdır.

    savaşın gidişatına bakıldığında rusya için tarihi bir ders olacağı öngörülmektedir.

    https://t.me/pilotblog
    https://t.me/horevica
    https://t.me/ibrahimhaskologlu
    https://t.me/russoukraine
    https://t.me/Franktelegrammm gibi telegram kanalları aracılığı ile

    ya da youtube üzerinden de
    kings and generals

    infographic gibi kanallardan takip edilebilir.

  • jimmy carr

    stand up gösterisini türkçe altyazı ile izleyen ülkem vasatı tarafından yeterli bulunmamış efsane kara mizah ustası.

    adam bugün dünyada söylenmemesi gereken her şeyi oturaklı bir ingiliz beyefendisi ağzından söylüyor, gösterisinin son bölümlerini kariyer bitirici şakalar olarak adlandırıyor, ansızın içine girdiği durumlardan son derece ustalıkla çıkıyor, politik doğruculuğun ifade özgürlüğüne olan saldırısına dünyadaki en iyi karşılığı verip bunu netflixten yayınlatıyor.

    ben ard arda iki kere izledim. hemen her şakası derince düşünülmüş ki bu bile takdire şayan.

    adamın ifadesine kusur bulanlar olmuş bir de. adamın gösterisinin adı "his dark material" arkadaşlar lakaydiyle yapılacak bir iş değil bu.

    hasılı kara mizah seviyorsanız ve politik olarak lib-sol kar tanelerinden değilseniz bayılacağınız bir komedyendir.

  • ışidli tecavüzcüsüyle yüzleşen ezidi kadın

    bu twitter linkinden izlenebilecek kadındır.

    yüzleşmenin 2. dakikası dolmadan bilincini kaybederek yere yığılmıştır.

  • ergenlik nedir?

    ergenlikte limbik, otonom ve endoktrin sistemleri tam gaz çalışırken pre frontal korteks(pfk) hala kurulum talimatlarıyla uğraşır. 14 yaşından 25 yaşına kadar süren bir "next next deme süreci" olarak düşünebilirsiniz. sapolsky'ye göre "ergenliğin bu denli rahatsız edici, harikulade, ahmakça, dürtüsel, ilham verici, yıkıcı, özyıkıcı, benliksiz, bencil, imkansız ve dünya değiştirici olmasının sebebi budur.(1)"

    ergenlikte beynin pfk bölümü erkeklerde testosteron, kadınlarda östrojen ve progesteron denen hormonlar yüzünden baskı altındadır. türkçesi, bel altının aşırı aktivasyonu ön beyinin gelişmesi için gerekli kaynakları tüketir. bunu hepimiz tabii ki önce kendimizden sonra da etrafımızdaki ergenlerden çok iyi biliyoruz. saçlı sakallı veya koca göğüslü 20 yaşındakiler her şeyi yapmaya uygun gibi görünseler de kimse onlara güvenip kritik bir işi vermez.

    ------ergenlerde risk eğilimi-------

    sapolsky şahane bir açılış yapar: "sierraların eteklerinde, girişteki dar bir geçidin ardından dokuz metrelik bir aşağıya doğru kıvrımdan sonra elli beş metrelik ani bir inişi kapsayan mağara sistemi, kaliforniya mağaraları bulunur. ulusal park hizmetleri mağaraların diplerinde yüzlerce yıl öncesinden kalma iskeletler bulmuştur. bu kişiler, belirsizliğe doğru bir adım daha ileri giden kaşiflerdir ve tamamı ergenlere aittir".

    öncelikle ahahahhahsjkldfb sonrasında ise londra üniversitesi'nden sarah jayne blakemore'un yaptığı bir araştırma(2) ergenlerde risk eğilimini çok güzel özetliyor. ergenlerle yetişkinlere bir meselenin gerçekleşme ihtimalleri soruluyor. örneğin sarhoşken kaza yapma ihtimaliniz nedir diye. sonrasında ise gerçek oran söylenip tekrar soruluyor. yetişkin insanların gerçek oranı öğrendikten sonra yeni tahminlerini bu gerçeğe göre yeniden şekillendirdikleri görülürken ergenlerin kanaatlerinde ısrarcı oldukları görülüyor. yani ergenle sohbet şu şekilde gerçekleşiyor:

    normal insan: sarhoşken kaza yapma ihtimalin sence kaç?
    davar ergen : trilyonda bir.
    normal insan: ama araştırmalar %50 olarak gösteriyor?
    davar ergen: sen benim kim olduğumu biliyor musun? ben otobüs editlerini icat eden adamım! benim sarhoşken kaza ihtimalim hala trilyonda 1! (3,4,5,6,7)

    ergenler sadece fazla risk almıyor aynı zamanda çok daha fazla yenilik peşinde koşuyorlar. ufak detay 1 kadınlarda bu heyecan arayışı duygusu daha erken başlar ve daha erken biter(8).
    ufak detay 2 bu durum sadece insanlarda görülmüyor tüm memelilerde ergenlikte akıl kem, kol kuvvettir. (bkz: akıl kem kol kuvvet)

    ergenlerin yenilik peşinde koşması farklı bir güzelliğin aşırı pozitiflik yaratması rutin bir negatifliğin ise aşırı yıkıntı yaratmasının neticesidir. aşağıdaki görselde bir oyun neticesindeki beyin aktiviteleri gösteriliyor. yetişkinler küçük ödüle küçük orta ödüle orta büyük ödüle büyük sevinirlerken ergenler büyük ödülde çıldırıyor küçük ödülde ise az sevinmeyi bırakın daha da mutsuz oluyorlar. alenen ayarsızlar. bu durumun grafik halini için:

    ------akranlar, sosyal kabul ve dışlanma------

    yapılan bir diğer araştırmada yetişkinlere ve ergenlere bir araba oyunu oynatılıyor. ilk başlarda iki taraf da gayet temkinli. oyuna iki yetişkin eklenince yetişkinin hareket tarzı değişmezken oyuna iki ergen daha eklenince ergenin riskli hareket yapma olasılığı üçe katlanıyor(9,10).

    ergenler aynı şekilde delicesine ait olmak isterler. büyük aşk arayışları, bir gruba ait olmak için kötü alışkanlıklara başlamaları, cinselliği bir statü aracı olarak satmaları vs. zira ait olma ihtiyacı demek akranların senin hakkında ne düşündükleri ile doğrudan ilgilidir. yapılan bir araştırmada yetişkinlere kendin hakkında ne düşünüyorsun ve diğerleri senin hakkında ne düşünüyor diye soruluyor. iki sorunun yanıtı verilirken beynin iki farklı alanı çalışıyor. peki ergenlerde ne oluyor? iki soruda da beynin aynı noktaları harekete geçiyor. yani bir ergen, arkadaşları onun hakkında ne düşünüyorsa o olduğundan emindir(11,12,13).

    üstteki paragrafı onaylayan bir diğer deneyde yetişkinler ve ergenler 2 makinaya karşı top atma oyunu oynarlar. ancak denekler makinalara değil gerçek insanlara karşı oynadıklarını düşünürler. deneyin bir bölümünde makinalar deneği dışlarlar, yani ona top atmazlar. bu durum yetişkinlerde de ergenlerde de öfke yaratır. ancak yetişkinlerin pfk'sı devreye girerek bunun basit bir top oyunu olduğunu söyleyip beyni sakinleştirirken ergenlerin pfk'sı henüz gelişmemiş olduğundan böylesine alçakça bir dışlanma karşısında uzun süre üzgün kalırlar. reddediliş ergenleri çok daha fazla incitir ve güçlü aidiyet ihtiyacını üretir.(14)

    ergenler empati konusunda uzmandır. öteki gibi hissetme yoğunlukları öteki olmanın sınırındadır. empati arttıkça başkaları için duyulan acı da artacağından empatisi akranlarına göre yüksek olan ergenler sosyalleşmeye daha az meyillidir. herkes lisedeki o sessiz kızın aslında ne kadar kırılgan olduğunu bilir.

    ergenlerde şiddeti de kısaca özetleyip bitiriyorum. ergen şiddeti geç ergenlik ve erken yetişkinlik dönemlerinde tavan yapar. üniversitelerde siyasi gruplar arasında sürekli kavga çıkmasının sebeplerinden biri budur. bu dönemden sonra saldırganlık ciddi şekilde azalır. hep söylendiği gibi, en iyi suçla mücadele yöntemi otuzuncu doğum günüdür. bu aynı zamanda neden 25 yaşına kadar insanların ya şeriatçı ya ırkçı ya liberter ya da komünist olduğunu sonrasında ise tatlı tatlı merkez partilere oy vermeye gittiğini de açıklar :)

    ---sonuç---

    son olarak frontal korteks(fk) neden en son gelişir? gelişmesi fiziksel olarak en zor olan kısım olduğu için mi? aslında hayır. sapolsky fk'nın geç gelişmesini evrimsel seçilime bağlıyor. zira zira fk beynin geri kalanıyla aynı hızda olgunlaşsaydı ergenlerin çılgın riskler alıp ateşi, mağara resimlerini ve tekerleği icat etmeleri mümkün olmazdı. ergenlerin bu çılgın enerjisine, abartılı sempatisine ve ölüm sınırındaki yenilik arayışına insanlık olarak çok şey borçluyuz.








    kaynaklar
    1- sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.153.
    2-s. blakemore et al., "adolescent development of the neural circuitry for thinking about ıntentions," scan 2 (2007): 130.
    3-g. laviola et al., "risk-taking behavior in adolescent mice: psychobiological determinants and early epigenetic ınfluence," nsci biobehav rev 27 (2003): 19;
    4- v. reyna and f. farley, "risk and rationality in adolescent decision making: ımplications for theory, practice, and public policy," psych sci in the public ınterest 7 (2006): 1;
    5- l. steinberg, "risk taking in adolescence: new perspectives from brain and behavioral science," curr dir psych res 16 (2007): 55;
    6- l. steinberg, age of opportunity: lessons from the new science of adolescence (new york: houghton mifflin, 2014);
    7- c. moutsiana et al., "human development of the ability to learn from bad news," pnas 110 (2013): 16396.
    8-shulman et al., "sex differences in the developmental trajectories of ımpulse control and sensation-seeking from early adolescence to early adulthood," j youth and adolescence 44 (2013): 1.
    9- j. chein et al., "peers ıncrease adolescent risk taking by enhancing activity in the brain's reward circuitry," developmental sci 14 (2011): f1;
    10- m. gardner and l. steinberg, "peer ınfluence on risk taking, risk preference, and risky decision making in adolescence and adulthood: an experimental study," developmental psych 41 (2005): 625
    11-a. guyer et al., "amygdala and ventrolateral prefrontal cortex function during anticipated peer evaluation in pediatric social anxiety," agp 65 (2008): 1303;
    12- a. guyer et al., "probing the neural correlates of anticipated peer evaluation in adolescence," child development 80 (2009): 1000;
    13- b. gunther moor et al., "do you like me? neural correlates of social evaluation and developmental trajectories," soc nsci 5 (2010): 461.
    14- c. masten et al., "neural correlates of social exclusion during adolescence: understanding the distress of peer rejection," scan 4 (2009): 143

  • akıl kem kol kuvvet

    bir azeri deyimidir. aklı az kolu kuvvetli anlamına gelir.

  • cushing sendromu

    bir tümörün aşırı yüksek düzeyde glikokortikoid salgılanmasına neden olduğu biz bozukluk durumu.

    belirtileri şunlardır:

    yüzde ve vücudun üst kısmında hızlı kilo alımı
    incelen deri ve kolay morarma
    yüksek tansiyon
    tip 2 diyabet
    kemik yoğunluğunda azalma
    yorgunluk ve kas zayıflığı
    ay şeklinde yuvarlak bir yüz (ay yüzü)
    sırtta, omuzlarda ve belde yağ birikimi (bufalo hörgücü)
    kadınlarda düzensiz veya hiç adet görememe
    erkeklerde erektil disfonksiyon ve cinsel istekte azalma

  • joseph altman

    yetişkinlerde nöron oluşumunu kanıtlayan ancak bilim camiasının dogmatizmi yüzünden on yıllarca hakettiği değeri göremeyen, kariyeri ilerlemeyen ve ne kadro ne fon bulabilen, nazi kampından kaçmayı başarmış bir macar yahudisi olan devrimci nörolog.

    hikayesi, bilimsel bir ilerlemenin günümüzde dahi ne kadar zor olduğunu, yerleşmiş kanıların ve dogmaların hala en gözde bilim yuvalarında bile son derece güçlü olduğunu göstermektedir.

    bu adamın 1965'te yaptığı devrimin 2010'lu yıllarda anlaşılması bir yanıyla iyi zira bilimsel hakikat eninde sonunda kazanıyor, bir yanıyla kötü zira iqsözlük'ün türkiye ortamında kabul görüp anlaşılmasının ne kadar uzun sürebileceği ile ilgili ipuçları veriyor.

    ne diyelim, hayırlısı.

  • donald olding hebb

    "the organization of behaviour" adlı kitabın yazarı kanadalı nörolog. türkçeye çevrilmiş kitabı bulunmamaktadır.

  • conflict zone

    tim sebastian'ın sunduğu gazeteciliğin ne olduğunu öğreten program.

« / 131 »