entry'ler (1869) - sayfa 113

başlık listesine taşı
  • obskürantizm nedir?

    ortadoğu hükümetlerinin resmi politikasıdır. halk ne kadar cahil kalırsa o kadar kolay idare edilir, o kadar kolay soyulur.

    insan doğası özgürlüğü a priori olarak arzuladığından obskürantizm halkı cahil bırakmanın tek yoludur. zira insanları kasıtlı olarak belirli cehalet üretim merkezlerine tıkmazsanız kendi başlarına bilgiye ulaşacak ve yine sorular sormaya başlayacaklardır.

    konudan alakasız aklıma geldi bu arada (bkz: imam hatip liselerinin amacı nedir?)

  • anneliğin önemi nedir?

    annelik özellikle memeli türler için hayati önemdedir. basit kemirgenlerde bile annesinden her gün bir kaç saat ayrılmış yavruların yetişkin olduklarında daha saldırgan, daha endişeli ve daha aptal olduklarını biliyoruz(1).

    devam etmeden önce soralım, çocuklar annelerinden ne beklerler? bu soruyu john bowlby sevgi, sıcaklık, yakınlık, cevap verme, teşvik, tutarlılık, güvenilirlik şeklinde yanıtlar. peki bunlar olmazsa ne olur? endişeli, bunalımlı ve bağlılık duygusundan yoksun yetişkinler.

    peki buna nasıl emin olabiliriz? yine bilimsel deney ve gözlem aracılığı ile. harry harlow'un deneyinden bahsetmek istiyorum. bowlby ve harlow'a kadar çocuk anne arasındaki ilişkiyi açıklamak için kullanılan iki teori vardı. freudyen olan, çocukların annelerin memelerinden başka bir şeyle ilişki kurmaya yetecek ego gelişimi olmadığını, davranışsalcılar ise anne ile çocuk arasındaki ilişkinin sadece kalori sağlama amacı taşıdığını düşünüyorlardı.

    harlow, bowlby'nin teorisini bir deneye tabii tuttu. bir rhesus maymununu alıp annesinden ayırdı ve birisinin göğüs bölgesinden biberonla süt içilebilen, diğerinin göğüs bölgesinde ise yumuşak bir havlu olan iki adet telden yapılma, maymunsu kafaya sahip kukla anneyle aynı yere koydu. maymun hangisini seçti dersiniz? elbette göğsü yumuşak ve sıcak olan havlu anneyi. harlow ise bu deneyle dünyayı sarstıktan daha sonra şöyle yazmıştır:"insan sadece sütle hayatta kalmaz, sevgi şişeyle ya da kaşıkla verilmesi gerekmeyen bir duygudur."

    yani varan 1, annenin en önemli işlevi sevgi vermektir. bununla ilgili daha keyifli bir soru da ekleştirelim: (bkz: kürtajın serbestleşmesi suç oranlarını azaltır mı?)

    harlow'un hayvan haklarını hiçe sayarak yürüttüğü çalışmalarda bir başka saptama daha var. bebekler anneyi "ne olursa olsun!" istiyorlar. yukarıda bahsedilen yapay annelerin göğsüne hava üfleyen bir cihaz saklanıyor. bebek anneye sarılmaya çalıştığı zaman buradan hava verilerek bebek rahatsız ediliyor. bu cezalandırıcı davranış karşısında bebekler ne. yapıyor dersiniz? evet, daha sıkı sarılıyorlar. maalesef bu durum insanlar için de geçerli. annesinden dayak yedikçe anne diye ağlayan çocuk gibi. peki sebebi nedir bu davranışın? yanıt aslında basit, evrim ve koku. yavrular özellikle küçükken annenin kokusuna çekimlenecek şekilde evrimleşmişlerdir. bu sebeple anneden ne gelirse gelsin yine sorunu çözecek, bebeği stresten kurtaracak kimse olarak annelerini görürler. neyse ki yaş arttıkça bu durumun etkisi azalır.

    yani varan iki, anne ne olursa olsun en azından belli bir yaşa kadar canım annem'dir.

    elbette anneliğin önemi ile çok daha detaylı çalışmalar yapılmıştır ve annesizliğin benim saydıklarımdan çok daha fazla neticesi vardır, ancak bunların hepsini burada ben saymayacağım. sadece önemli gördüğüm bir kaç noktayı paylaşmak ve daha detaylı bilgiye sahip olan arkadaşlara bir başlangıç noktası vermek istedim.


    kaynaklar
    1-l. holt, the care and feeding of children (ny: appleton-century, 1894).

    sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.187-192

  • mhp'de ülkücü kalmaması

    sonuncusu da vurularak mhp ülkücülüğünün soyu kurutulmuştur.

  • rubicon'u geçmek

    10 ocak yıldönümüdür, kutlu olsun.

  • milliyetçilik

    modern çağın dinidir.

  • kürtajın serbestleşmesi suç oranlarını azaltır mı?

    yanıtı evet olan soru. zira bir annenin yavrusuna vermesi gereken en önemli şey ana sütünden de öncelikli olarak "senin varlığından dolayı mutlu olduğunu sana göstermek"tir. zira bilimsel gözlemler göstermiştir ki onu doğurmamış olmayı dileyen annelerin çocukları suça çok daha meyillidir.

    kaynaklar
    1- r. rosenfeld, "the case of the unsolved crime decline," sci am, february 2004, p. 82;
    2- j. donohue ııı and s. levitt, "the ımpact of legalized abortion on crime," quarterly j economics 116 (2001): 379.
    3- raine et al., "birth complications combined with early maternal rejection at age 1 year predispose to violent crime at age 18 years," agp 51 (1994): 984;
    4- footnote: j. bowlby, "forty-four juvenile thieves: their characters and home-life," ınt j psychoanalysis 25 (1944): 107.

  • zafer partisi

    fakirleşmiş, acıkmış, saldırganlaşmış bir topluma, kendini koruyamayacak azınlıkları hedef gösteren ancak asla ırkçı olmayan, başkanı ümit özdağ olan parti.

  • ümit özdağ

    zafer partisi genel başkanı. devlet bahçeli karşısında konuşmaya başlaması için bir ülkücü gencin ölmesi gerekmiştir.

    (bkz: sinan ateş)

  • üç aşamalı ahlaki gelişim modeli nedir?

    lawrence kohlberg tarafından geliştirilmiş ahlaki model. aşamaları aşağıdaki şekildedir

    soru: önüme konmuş bu leziz kurabiyeyi yememem söylendi. kurabiyeyi yemeli miyim?
    1- geleneksellik öncesi akıl yürütme:
    a. birinci aşama: bunu yersem ceza alır mıyım?
    b. ikinci aşama bunu yemezsem ödül alacak mıyım?

    her iki aşama da ego eksenlidir: itaat ve öz menfaat.kohlberg çocukların 8-12 yaşları arasında tipik olarak bu seviyede olduğunu saptamıştır.

    2- geleneksel akıl yürütme:
    a. kurabiyeyi yersem kim bundan mahrum kalacak? onları seviyor muyum? diğer insanlar ne yapardı? kurabiyeyi yersem benim hakkımda ne düşünürler?
    b. kural ne? kurallar kutsal mı? herkes bu kuralı bozarsa ne olur?

    geleneksel akıl yürütme, bağlantısal niteliktedir, yani diğerleriyle olan etkileşimlerimiz ve sonuçları hakkındadır. pek çok ergen ve yetişkin bu seviyededir.

    3- geleneksellik sonrası akıl yürütme:
    a. kurabiye buraya nasıl geldi? onu yememem gerektiğine kim karar verdi? kurabiyeyi yersem birinin hayatı kurtulur mu?
    b. kurabiyeyi yemekle ilgili ahlaki duruşum nedir? bu duruş yasakları delmeme meşruiyet kazandırır mı?

    bu seviye kuralların ve uygulamaların içeriden gelmesi ve vicdanı yansıtması itibarıyla benmerkezcidir ve tek bir ihlal en nihai maliyeti gerektirir: sonrasında kendi başına yaşamak zorunda kalmak. bu aşamada iyi olmakla kanunlara saygı duymanın eş anlamlı olduğu görülür. bu aşamadaki "ben bilirim!" bakış açısı nedeniyle kural koyan küçük burjuvalar, düz hesapçılar, liderler, onları takip eden koyunlar vb. hor görülür.

    ancak bu teori problemlerle doludur ve eskimiştir.özetle kimse sadece akıl yürütme ile ahlaki kararlar vermez. teoremin geniş bir eleştirisi için aşağıda verilen kaynağı ziyaret edebilirsiniz.

    kaynak
    sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.180-182

  • bob dylan

    "kanunlara aykırı yaşamak için dürüst olmanız gerekir" veczinin sahibi, hakkında anadolu kökenli olduğu yönünde iddialar bulunan amerikalı folk müzik sanatçısı.

  • lawrence kohlberg

    ahlaki yargının bilişsel bir süreç olduğunu, çocuklar büyüdükçe karmaşıklaşan bir mantık çevresinde inşa edildiği savunan ve görüşlerini üç aşamalı ahlaki gelişim modeli adı altında teorileştiren amerikalı psikolog.

    (bkz: üç aşamalı ahlaki gelişim modeli nedir?)

  • jean piaget

  • çocuklarda bilişsel gelişimin 4 aşaması nelerdir?

    1923 yılında jean piaget tarafından ortaya atılan 4 aşamaya göre çocuklarda bilişsel gelişim aşağıdaki sıralamayla 4 aşamada gerçekleşir.

    1. aşama: sensorimotor aşaması: doğum ile 24 ay arası. düşünceler sadece çocuğun doğrudan hissedebileceği ve keşfedebileceği şeylerle ilgilidir. bu aşama esnasında , tipik olarak sekiz ay civarında, çocuklar "nesne sürekliliği"ni yani kendileri göremese bile bir nesnenin hala orada olduğunu keşfederler. bebek artık orada olmayan bir şeyin zihinsel görüntüsünü üretebilir.

    2. aşama: işlemsellik öncesi aşama: 2 yaş 7 yaş arası. çocuk önünde bariz örnekler olmaksızın dünyanın nasıl işlediği hakkında fikir sahibi olabilir. düşünceler giderek sembnolik hale gelir, hayal gücüne dayalı oyunlar çoğalır. mantık yürütme süreci sezgiseldir. mantık, sebep ve sonuç yoktur. bu dönemde çocuklar hacmin korunması mantığını anlayamazlar. aynı orandaki suyu çocuğun gözü önünde daha uzun bir kaba koyarsanız çocuk suyun arttığını düşünecektir.

    3. aşama: somut işlemsel aşama: 7-12 yaş arası. çocuklar mantıksal düşünür, farklı bardaklar aldatmacasına kanmazlar. öte yandan belli örneklerden yola çıkarak yapılan mantıksal genellemeler şüphelidir. soyut düşünce de hakeza. örneğin deyimler motomot yorumlanır. tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş demek yuvarlanan bir tencere ve bulunan bir tencere kapağından başka anlama gelmez.

    4. aşama: formel işlemsel aşama: ergenliğe kadar. yetişkinlere özgü soyutlama, mantık yürütme ve üstbiliş seyelerine yaklaşılmıştır.

    kaynak
    sapolsky, r. m. (2021). davranış: en iyi ve en kötü haliyle insan biyolojisi. pegasus yayınları.s.174-175

  • umut sarıkaya

    yazıları karikatürlerinden daha komik olan ancak toplum vasatında okuma kültürü olmadığından o tarafı henüz yeterince popülerleşmemiş karikatürist.

  • rusya ukrayna savaşı

    24 şubat 2021 tarihi itibarıyla rus birliklerinin ukrayna sınırlarından içeriye girmesiyle başlamıştır. rusya'nın tezi neo-nazi bir yahudinin ukrayna'yı ele geçirdiğidir ve ruslara göre ukrayna, ukrayna halkına geri verilmelidir. kendilerinin bu işten asla bir çıkarı yoktur. tek dertleri ukraynanın nazilerden kurtarılmasıdır.

    savaşın gidişatına bakıldığında rusya için tarihi bir ders olacağı öngörülmektedir.

    https://t.me/pilotblog
    https://t.me/horevica
    https://t.me/ibrahimhaskologlu
    https://t.me/russoukraine
    https://t.me/Franktelegrammm gibi telegram kanalları aracılığı ile

    ya da youtube üzerinden de
    kings and generals

    infographic gibi kanallardan takip edilebilir.

« / 125 »