en beğenilenleri (72)

başlık listesine taşı
  • eskikitaplarim.com

    herkesçe biliniyor olduğunu düşünmekle birlikte yine de burada bulunmasını istedim.
    kitapların neredeyse tamamı pdf olmasına rağmen gerek muhteviyat gerek yıllardır süregelen istikrar gerekse güncellenme/kitap ekleme sıklığı bakımlarından oldukça tatminkar, güzide bir sitedir.
    kitap indirmek üyelik gerektiriyor ama olmak çok kolay.
    buyurun

  • vitriol

    felsefe taşı peşindeki simyacı okültistlerin sloganının kısaltması. açılımı şöyledir 'visita interiora tellus rectificando invenies occultum lapidem' ve şöyle demektedir; 'dünyanın merkezini ziyaret et, dümdüz aşağı in orada saklı taşı bulacaksın'.

  • rbf

    vecihi ii.
    hoş gelmiştir.

  • mavra nedir?

    peşin kaynak:
    irma la douce, 1963 yapımı, romantik komedi

    shirley mclaine (irma) ve jack lemmon (nestor) filmin yıldızları. bir de palavracı barmen bıyık (lou jacobi) var ki konumuzun öznesi, polis kayıtlarına göre constantinescu adında romanyalı bir tavuk hırsızı. fahişe ve satıcılarının takıldığı bistroyu satın aldığında mekanın adı bıyık'mış ve elbette bıyık bırakmak yeni bir tabela almaktan daha ucuza mal olacağından bıyık bırakmış, böylece mekanla özdeşleşmiş.

    filmdeki bazı palavralarını not etmiştim, mavraya numune olsunlar:

    kadınların en eski mesleği icra ettikleri sokak ve geçim derdi konu edilirken, "sorbonne'da altı yıl ekonomi profesörlüğü yaptım. ama bu başka bir hikaye" der.

    nestor'un polislikten atılması üzerine, "bu bana ordudan atılmamı hatırlattı. marakeş'te lejyonda albaydım." nestor sorar manidarane, "bu, ekonomi profesörü olmadan önce mi yoksa sonra mıydı?" bıyık'ın cevabı yine yarar, "hayır, onunla monte carlo'da krupiyelik arasında. ama o da başka hikaye…"

    bazen de bir veciz ifade yumurtlar. nestor'un irma'yı kıskanması üzerine "yosmasına aşık bir pezevenk, tıpkı balerinin sadece kendisi için dans etmesini isteyen bir emprezaryo gibidir. bu tanrı vergisi bir yetenek ve halkla paylaşılması gerekiyor."

    ingiliz lord x kılığına giren nestor vesilesiyle aşağılar ingilizleri ve "bu ingilizler için dunkirk'ten bu yana yaşanmış en büyük başarısızlık. biliyorum çünkü oradan en son tahliye edilen kişi bendim. bu da başka bir hikaye" der.

    bu kez bıyık'tan feyz alan lord x başlar irma'ya desteksiz palavraya, "kwai köprüsünde, bir japon esir kampındaydım. korkunç bir patlama oldu. köprü üzerime yıkıldı. beni çıkarttıklarında artık yarım bir erkektim. kudurmuş köpekler ve ingilizler. lawrence'la arabistan'da, şerpa tenzing'le himalayalar'da. bir de hafif süvari alayının hücumu vardı. hindistan, bilirsiniz. whitehead, kumandasındaki... bengal süvariler! sonra bir de bbc ve... ah! dunkirk vardı! ha-ha! ama bu başka bir hikaye…"

    nestor para bulması gerektiğini söylerken, "banka soy. bir defasında bordeaux'da bir bankaya girmiştim. banka babama aitti ama bu başka bir hikaye..."

    nestor tutuklanırken, "müvekkilin mi?" sorusuna, "grenoble üniversitesinde hukuk okudum. barodan ihraç edilmeden önce fransa'nın sayılı ceza avukatlarındandım. ama bu başka bir hikaye…" diye cevap verir.

    irma nestor'la evlendikten hemen sonra kilisede bebeğini doğurur, nestor bıyık'a sorar, "bebeği sen mi doğurttun?", bıyık cevap verir, "dr schweitzer'in emri altında, afrika sömürgelerinde şef doğum uzmanı olarak çalıştım. tabii bu da başka bir hikaye…"

  • çocuk şarkıları

    kısmet yüzyıllardır söylenegelen ingiliz şarkısıyla başlamakmış.

    ring a ring o'roses
    a pocket full of posies
    ashes! ashes!
    we all fall down

    meali:
    vücuttaki kırmızı bir leke hastalık belirtisidir,
    bu hastalığı savuşturma amacıyla bir demet çiçek -ya da şifalı ot- taşıyoruz,
    hastalığın yayılmasını önlemek için çerçöp yakıp küllerini savuruyoruz,
    ama nafile, hepimiz öleceğiz.

    veba günlerinden gelmektedir bu çocuk şarkısı ve danslarına eşlik eder.

    örnek

  • !çok güzel gidiyor be!

    bir çırpıda dolu dolu entryler okumak ne güzelmiş meğer. keşke tüm okunası ekşiciler tüm entryleri ile gelseler de bir şey bulup okumak için onlarca çöple karşılaşmasak.

  • harbi

    arapça kelime doğru, temiz anlamına gelirken bizde argolaşmış ve bir de namlu temizleyicisi olmuş. oysa azerbaycan'da savaşa ait, savaşla ilgili anlamından başka bir kullanımını bilmiyorum. ilginç bir serüven olmuş.

  • nedir ne demek

    gerek kelimeyi doğru yazmak gerekse o/bu kelime ile demek istediğim doğru mu, yanlış mı biliyorum acaba; bunun sağlamasını yapmak için sıklıkla kullandığım faydalı bir site.
    nnd

  • kamikaze

    japoncada kami tanrılar, kaze rüzgar anlamına gelmektedir. birleşince, düşmanları dağıtan tanrısal rüzgar olarak kullanılır.

  • 8 mart 2023 itibariyle iqsözlük'ün durumu

    haziran 2023 itibariyle de genel hakkında bilgilenmek isteriz.

  • !film alıntıları

    buna çok gülmüştüm;

    -le placard (2001)

  • ayfer tunç

    'bir deliler evinin yalan yanlış anlatılan kısa tarihi' adlı romanını okuyorum son birkaç gündür. ilk kez bu tarz bir kurgu ile karşılaştım, etkilendim. roman, bir karakterle başlıyor sonra onunla ilişkili bir başka karakterle devam ediyor, daha sonra bu ikinciyle alakası olan biri veya etrafında ona dokunan başka biri çıkıyor ortaya ve böyle sürüyor bu zincir, akış. nasıl sonuçlanacak bu hikaye bilmiyorum ama okuması çok keyifli.
    daha önce bir maniniz yoksa annemler size gelecek adlı kurgu dışı kitabını yarıda bırakmıştım. kapakları kadınlar için yazılmış beyaz dizi kitapları izlenimi veren, asla okuyamayacağımı düşündüren, bir üçlemenin ikinci kitabı olan yeşil peri gecesi'ni tesadüfen okudum, çok sevdim, tabii sonra kapak kızı ve osman'ı boş geçmedim.
    favori yazarlarımın arasına şimdiden girdi 1964 doğumlu bu kadın yazar.

  • evrimin önemli kırılımları

    yaklaşık 2.4 milyar yıl önce yaşanan büyük oksidasyon olayı neredeyse her şeyin başladığı zamandır. önce fotosentezi keşfeden küçük yeşil köleler bir zaman sonra dünya üzerindeki her yaşam tomurcuğunu kelimenin tam anlamıyla öldürücü gaza (oksijen) maruz bırakmış, belki bir hücre hariç hepsini yok etmiştir. o hücre ki fotosentez yapmayan tüm canlıların atasıdır.

    yukarıdaki cümleler benim, lakin eskiden okuduğum, konuya hacimli eserinin neredeyse bir cildini (altının biri) ayırmış hoimar von ditfurth konuyu akıcı dille ve detaylarıyla anlatmıştır. bu vesileyle bu kitabı okumayı herkese hararetle tavsiye ediyorum, kesinlikle dünyaya farklı bakacaksınız.

    kaynak:
    ditfurth, hoimar von, (1996), dinozorların sessiz gecesi, 2. cilt, alan yayıncılık.
    ya da
    ditfurth, hoimar von, (2007), başlangıçta hidrojen vardı, cumhuriyet kitapları.

  • la madre muerta

    sanıyorum sinemayı bu yüzden seviyorum, 2023'te hala nereden ne çıkacağını bilemiyor, kimilerinde çakılıp kalıyorsunuz. ispanyol yönetmen juanma bajo ulloa ile bu filmle tanıştım, bulabilirsem daha fazlasını da izleyeceğim, zaten kısalar hariç 6-7 tane filmi var, bu ikincisi. hikayeyi de yönetmenle kardeşi yazmış.
    meğer 1990'larda da güzel kara filmler çekiliyormuş. yanı sıra film, tüm sinema sınıflandırmalarından her birine girebilir, hatta kimi bünyelerde rahatsız edici bir tat bırakabilir. bir filmden benzer tadı en son monsieur hire'den almıştım.
    bulun seyredin, pişman olmayacaksınız.

  • !kitap okuma alışkanlığı

    okumak alışkanlık değil vasıflı beynin ihtiyacı, tatmin aracıdır. aklı başında, meraklı, hayaller kuran, bildikçe kendini iyi hisseden, meğer ki işi okumak olmayan birinin geçimini sağlama dışındaki zamanının çok büyük kısmını, her fırsatta okumaya ayırmıyorsa zaten saydığım vasıflara haiz değildir. şans şu ki kişide bu vasıfların birazı bile varsa okuma ile aralarındaki korelasyon sebebiyle biri geride kalanı çekecek, birlikte ilerleyecek ve alışkanlık dediğiniz şey böyle oluşacaktır.

/ 5 »