• yazacaklarım tamamen kişisel ama yine de burayı okuyacak olan aile kurmaya hazırlanan kişilerde bir farkındalık yaratabilir diye düşünüyorum.

    türk aile yapısı sisteminin en büyük sorunu -bence- 'terbiye etmenin' cezalandırmaya, cezalandırmanın da korkutmaya dayalı olması.
    korkutma dediğimiz şey, öylesine yıkıcıdır ki, hayatınız boyunca gerçek olmadığını, olamayacağını bildiğiniz şeylere karşı korku duymaya devam edebilirsiniz. bu namusunuzu korumayla da ilgili olabilir, ezan sesi duyduğunuzda elinizdeki işi bırakmanızla da. aklınıza gelebilecek her türlü saçma ya da saçma olmayan şeyle ilgili olabilir.
    küçük bir bireyin kendisine aşılanan bu belki de hiçbiri bir diğerine benzemez korkulardan arınması imkansız değildir. kişinin kendini olumlu anlamda geliştirmesiyle pek çoğu aşılabilir de. ama ne olursa olsun, kendisine aşılanan her türlü korkunun üstesinden gelmesi her seferinde yıpratıcıdır.
    bazen çok üzülüyorum; kuşaklar değişiyor ama yaşadığımız toplumdaki gelişim ve olumlu anlamda değişim o kadar yavaş oluyor ki. sanki birileri, mevcut düzen sonsuza kadar bozulmasın diye inanılmaz bir çaba gösteriyor, resmen baskı uyguluyor.
    düşünmesi önlenmiş, korkularla büyütülen, ruhsal açıdan sakat bırakılmış insanlar.
    din bu korkularla besleniyor. benim gözlemlediğim bu. hep diyorlar ya, aklınla değil, kalbinle inanırsın diye. ve o inançlar sorgulanamazdır ya hani.
    işte bu düzen kırılmadıkça, o özlenen dünya asla gelmeyecek. ve gelecek kuşaklar da bu tür başlıklara benzer şeyleri yazmaya devam edecekler.

2 entry daha