2 entry daha
  • sabahattin eyüboğlu diyor ki "paul valéry, şiir bir dilden başka bir dile çevrilmeyen şeydir, der; ama kendisi vergilius'u fransızca'ya çevirmiş. bizim cahit sıtkı, bir şiiri kepaze etmek istiyor musun? bir başka dile çevir, derdi; ama kendisi baudelaire'in, verlaine'in en sevdiği şiirlerini bal gibi çevirdi türkçe'ye. baudelaire kendi şiirlerini ingilizce'ye çeviren bir delikanlıya kızmış, ama kendisi edgar allan poe'nun şiir saydığı öykülerini çevirmek için akla karayı seçmiş; üstelik onunkilere benzer öyküler yazıp şiir diye yayınlamış.
    şairlerin bu söz ve iş tutmazlığını hoş görelim: şiir çevrilmez, derken de haklı, şiir çevirirken de haklıdırlar." (*)

    ben de böyle düşünüyorum ve fakat "şiir çevrilebilir" demeye daha yakınım. çünkü şiir sanatında söz konusu dilin ahengi ve verdiği duygu ise başka bir dile hakkıyla çevrilen şiirler de çokçadır. onları yok saymak olmaz. ama aynı şiiri başka bir dilde yaratmanın ortaya çıkardığının artık bir başka eser olduğu da kesindir. diğer yandan bu yalnızca şiir için geçerli değil. en azından kurgusal her eser, çevirmenin dokunuşlarıyla yeni bir eser olur bence. iyi çevirmen, orijinal esere hiçbir katkı yapmadan olduğu gibi çeviren çevirmen değildir zaten.

    şair jean cocteau ise şöyle diyor: 'bir şiir hiçbir dile tercüme edilemez. hatta yazılmış olduğu dile bile." bence bu şairin ustalığına ve özgünlüğüne dair bir deyiş olmalı ve öyleyse roman yazarları için de geçerli sayılmalıdır.

    (*): şiirler, sappho