entry'ler (384) - sayfa 4

başlık listesine taşı
  • hipnagoji

    fransız psikolog l. f. alfred maury tarafından 1848'de yunanca hypnos (uyku) ve agogeus (rehber, lider) sözcükleri birleştirilerek oluşturulmuş terimdir. uyanıklıktan uyku haline geçme arasındaki süreç ve bu sürede yaşanan deneyimlerdir. görsel yahut işitsel halüsinatif deneyimleri yaşamak mümkündür. hipnopompinin tam tersi.

    yaratıcı zihinler için oyunlu bir bölge olduğu söyleniyor; ben ne bunun gibi ne lucid dreaming gibi bir tecrübe yaşamıyorum hiç maalesef.

  • aşk

    (bkz: korkma ben varım) bu kitaba göre "tanımı yoktur, ancak kanıtları vardır."

  • korkma ben varım

    bildiğim en iyi cümlelerden biri.

    murat menteş'in 2009'da ilk baskısını yapan kitabının adıdır.

  • pandemonium

    (bkz: paradise lost)'ta cehennemin merkezi olarak adı geçen yer.

  • paradise lost

    john milton'ın 1667 yılında yayımlanmış, kafiyesiz on heceli formdaki (blank verse) uzun şiiridir. şiir on binden fazla dizeden oluşmakta; eserin john milton 1652'de kör olduğundan dikte yoluyla yazdırıldığı sanılmaktadır.

    ingiliz edebiyatı derslerini hep amerikan edebiyatı'ndan biraz daha fazla sevsem de en çok bu eserde etkileyici bir şeyler bulmuştum. incil'deki klasik yaratılış öyküsünün bir yeniden anlatımı olan paradise lost, iki farklı hikaye arkına sahip: biri adem ile havva'nın öyküsü, diğeri ise satan'ın yani cennetten kovulan şeytanın öyküsü. bu eseri etkileyici yapan da bence şeytana kendi sesini ve kendi öyküsünü vermiş olması. klasik adem ile havva hikayesinde insanoğlunun bağ kurduğu karakterler kaçınılmaz olarak adem ve/veya havva iken bu şiir şeytanın bakış açısını da sunmakta. satan (lucifer) meşhur sözüyle ve asil bir şekilde, "better to reign in hell than serve in heaven" demekte.

    eser hakkındaki tartışmalardan en bilineni william blake'in "milton was of the devil's party without knowing it" sözleri. milton her ne kadar böyle bir amaç belirtmemiş olsa da william blake en azından ilk iki kitapta satan'ın adaletsiz tanrıya kafa tutarken kahramanlaştırıldığını söylemiş. diğer taraftan c. s. lewis ve charles williams gibi isimler satan'ın heroic bir karakter olmadığını savunmuşlar.

    kaynak

  • !unutulmuş güzel kelimeler

    berceste: güzel, latif ve değerli

  • 96. akademi ödülleri

    adapted senaryo ve saç makyaj dışında bütün tahminlerim tuttu. en çok da emma stone varken en iyi kadın oyuncu ödülünü favori gösterilen lily gladstone'un almamasına ve past lives filminin hiçbir ödül almamasına sevindim.
    pek güzel filmler gördüğümüz 96. oscar senesinin ödül alan filmleri ve kategorileri şöyle:

    en iyi film: oppenheimer
    en iyi yönetmen: christopher nolan | oppenheimer
    en iyi erkek oyuncu: cillian murphy | oppenheimer
    en iyi kadın oyuncu: emma stone | poor things
    en iyi yardımcı erkek oyuncu: robert downey jr. | oppenheimer
    en iyi yardımcı kadın oyuncu: da'vine joy randolph | the holdovers
    en iyi özgün senaryo: anatomy of a fall | justine triet, arthur harari
    en iyi uyarlama senaryo: american fiction | cord jefferson
    en iyi kurgu: oppenheimer | jennifer lame
    en iyi görüntü yönetimi: oppenheimer | hoyte van hoytema
    en iyi prodüksiyon tasarımı: poor things | james price, shona heath, zsuzsa mihalek
    en iyi kostüm tasarımı: poor things | holly waddington
    en iyi özgün müzik: oppenheimer | ludwig göransson
    en iyi özgün şarkı: "what was ı made for?"; barbie | billie eilish, finneas o'connell
    en iyi makyaj & saç tasarımı: poor things | nadia stacey, mark coulier, josh weston
    en iyi ses: the zone of ınterest | tarn willers, johnnie burn
    en iyi görsel efekt: godzilla minus one | takashi yamazaki, kiyoko shibuya, masaki takahashi, tatsuji nojima
    en iyi uluslararası film: the zone of ınterest (birleşik krallık)
    en iyi animasyon: the boy and the heron | hayao miyazaki, toshio suzuki
    en iyi belgesel: 20 days in mariupol | mstyslav chernov, michelle mizner, raney aronson-rath
    en iyi kısa film: the wonderful story of henry sugar | wes anderson, steven rales
    en iyi kısa animasyon: war ıs over! ınspired by the music of john & yoko | dave mullins, brad booker
    en iyi kısa belgesel: the last repair shop | ben proudfoot, kris bowers >

  • the zone of interest

    oscar'a 1 kala best picture'ın onuncu ve son adayını da yazıp bu dosyayı kapatıyorum.
    the zone of interest jonathan glazer'ın gerçek bir aileyi beyaz perdeye taşıdığı 2023 yapımı filmi. film ikinci dünya savaşı'nı ve auschwitz'in kıyısında güllük gülistanlık bir hayat süren bir aileyi konu alıyor.

    klişelere asla burun kıvırmamalı. bir hikayeyi anlatmanın milyon farklı yolu olduğunu çok güzel gösteren bir film the zone of interest. bin tane ikinci dünya savaşı filmi çekilmiştir ama bu filmin bakış açısı çok farklı. soykırımı gösteren tek bir görüntü bile yok. fakat yanıbaşımızda soykırım var, soykırımın özneleri var ama sesleri duymasak ne olup bittiğine dair hiç fikrimiz yok. höss ailesi rüya gibi olan hayatlarını yaşamakta. nereye baktığın, ne gördüğün ve ne görmek istediğin böylesine fark yaratabiliyor. filmin ismi de buradan geliyor; ilgi alanı meselesi. aklında/bedeninde bir switch tuşu bulup insanlığını kapatman mümkün. ya da belki insanlık tam da bu.

    sesler demişken sound kurgusu filmde önemli bir yer tutuyor. zira "aslında" olup biteni bize anlatan yalnızca sesler. acı çeken sesler var ve onlara eşlik eden böcek kuş ötüşleri ile huzurun sesleri… film boyunca pek çok sorgulama yapmak mümkün. --spoiler--
    ama en çarpıcısı bence sonlara doğru aniden gördüğümüz zaman atlamasıydı. çok beklenmedikti benim için; kumandanı izlerken bir anda günümüze ve soykırımda katledilen insanların eşyalarının sergilendiği bir müzeye geliveriyoruz. bambaşka bir algıyla hem biz bakıyoruz bu eşyalara hem de rudolf höss bakıyor.
    --spoiler--

    öte yandan biraz sıkıcı bulduğum bir film oldu, bakalım ödül alacak mı.

  • 8 mart dünya kadınlar günü

  • !yazarlardan güzel şarkı önerileri

    decency "yaylılar girince şarkılar anında güzelleşiyor, keşke insanlara da yaylılar girse" demişti biri.

  • storyteller

    daniel benmergui tarafından geliştirilip annapurna ınteractive tarafından yayınlanan mobil oyun. netflix games seçkisinde yer alan oyun temelde bir bulmaca çözme oyunu. size verilen cümleyi ya da başlığı gerçekleştirecek şekilde görsel bir hikaye kuruyorsunuz. görseli kurarken birleştirdiğiniz yalnızca iki unsur var: karakter ve setting. çok basit gibi görünse de seçeneklerin farklı kombinasyonları işleyen/işlemeyen farklı senaryolar meydana getiriyor ve verilen caseler de gittikçe zorlaşıyor. hikaye kurma mantığını çalıştıran iyi bir egzersiz.

    öykülerle ya da öykü kurmakla ilgilenenlerin yanı sıra özel bir ilgisi bulunmayan herkesin de keyif alacağını düşündüğüm, çok zevkli oyun.

  • kuvvetli bir alkış

    bunu tavsiye etmeden edemedim.
    berkun oya imzalı, 6 bölümlük netflix dizisi. içinde yaşadığımız dünyaya mükemmel bir bakış açısı. berkun oya'nın aklına ve yaratıcılığına çok hayranım. mükemmel bir diyalog yaratıcısı.

    hikaye baştan sona mizah olsa da altında tamamen hüzüne bürünmüş bir ikinci layerı var gibi. bir de tıpkı bir başkadır'da olduğu gibi bir fikir tarafınız oluyor, üzerine düşüneceğiniz bir alan yaratılıyor.

    sadece bir kez daha ülkemizde çocuk oyuncu olmamasına üzüldüm, o kadar. gerisi nefis.

  • küçük iskender

    bugün bu şiirini okuduğum şair:

    yağmura çok teşekkür ederim
    bu gece yalnızca cesedime yağdı

    bana bir şey olursa diye korktum
    seni birkaç saniye düşünürsem;
    düşünürken üşürsem diye korktum
    oturup siyah portakallar yedim
    oturup korkunç kitaplar okudum
    içimde bir sıkıntı gibi cinayet
    içimde bir sığıntı gibi telaş
    içimde felaket gibi bir merak
    hislerimin uzağına düştüm, şimdi çok üzgünüm
    şimdi çocukluğumun da uzağına düştüm
    daha da düşersem diye korktum
    seni birkaç saniye düşünürsem;
    ay kıvrılırsa diye
    kan kıvrılırsa diye
    can sıçrarsa diye ölürken bir yerlere,
    daha da ölürsem diye korktum
    seni birkaç saniye düşünürsem;
    sessem, sersem bir heceysem eğer
    seni bir kelime edersem diye korktum
    seni kötü bir cümlede kullanırsam
    adını söylerken takılırsam, yanlış telaffuz edersem
    böyle bir günah işlersem
    tanrı affeder diye korktum

    yağmura çok teşekkür ederim
    bu gece yalnızca bu şiire yağdı

    sağol aşkım
    sağol kırık kolum, kesik bileğim, kırık yüzüm,
    kesik geleceğim, kırık sonsuzluğum

    her şeye rağmen
    yağmura bulanmış, güzel bir yazdı

  • american fiction

    cord jefferson'ın yazıp yönettiği 2023 yapımı filmdir. oscar'ın best picture adaylarından olan filmin türü komedi drama olarak tanıtılıyor. (bkz: 96. akademi ödülleri)

    ırklara inanmayan ve woke kültüründen bunalan siyahi bir yazar, bir gün dalga geçtiği tarzda bir roman kaleme alıyor. yazdığı roman beklediğinden de büyük bir taleple karşılanınca içine düştüğü durumun ve ilişkilerinin arasında debelenmeye başlıyor.

    eğlenceli ve sürükleyici, oscar ödülü alması imkansız ama seyredilesi bir film. hem ırkçılıkla hem wokelukla derdi olanlar keyif alacaktır. film tekniği ve kurgusundaki bir iki güzel buluş sayesinde izlemesi daha da keyifli hale geliyor.

  • !beğenilen sözler

    "insan aşık olduğunda ya da daha doğrusu kadın aşık olduğunda ve ilişki henüz başlangıç safhasındaysa ve aşk ilişkisi hala karşılıklı itiraf etmenin çekiciliğini koruyorsa, genellikle biz kadınlar sevdiğimizin ilgilendiği ya da sözünü ettiği her tür konuya ilgi gösterme mahareti sergileriz."
    -javier marias
    (bkz: sevdiğinin sevdiğini sevmek)

« / 26 »