• bir gün hoca'nun avratı çaya espab yumağa gider. hoca da bile gider. 'avratı giysi yurken, ayağında donı yoğımış; meğer dılağına(vajinasına) yengeç yapışmış. "meded hoca! dılağıma yengeç yapışdı." der. hoca da "katlan karı! göreyim." der. açar. hoca eğilür, bakar. görse, kısacıyıla pek yapışmış. "katlan karı! üfleyeyim." der. eğilüp de üfledüği gibi hernan bir kısacıyıla dahı dudağına yapışur. karı ise acısından osurmağa başlar. hoca feryad edüp: "meded, canum karı! sen üfleme. senün nefesün pek kokar ancak." der.

    umut sarıkaya'nın hayali karakteri bu fıkra yüzünden gelecek hapishanesine düşmüştür. dergide fıkranın tamamı anlatılmaz, "merak eden gidip pertev naili boratav'ın nasreddin hoca kitabına baksın" denir. bu da dergi okurlarına güzelliğimiz olsun.