5 entry daha
  • siyasi yorumlarımı burada çok ender yapacağımı düşünerek yazmaya başladım bu sözlükte. laşat'ın yazdığı yazı beni etkiledi. aslında ben onun o güzel umudunu taşımıyorum. bu yalnızca önümüzdeki seçimler için geçerli değil. dünyaya bakışım öyle. 'kahrolsun iflah olmaz pesimistler!'
    ama laşat'ın yazısındaki 'bir şey' beni bu tehlikeli umuda sürüklüyor. yirmi yıl çok uzun bir süre. bu ülkenin 'ahlakî' anlamda şu anda durduğu yer bütün tarihi için geçerli miydi bilmiyorum, daha ne kadar dibe iner onu da bilmiyorum.
    bugün japonlardan söz ettik. tesadüf. dün de bir video izlemiştim japon bir 'vlogger'ın hazırladığı.
    videoda, videoyu hazırlayan japon, tokyo sokaklarında sıradan japon vatandaşlarına birtakım sözcükler söylüyor ve onlardan bu sözcükleri -sanırım- hiragana alfabesiyle yazmalarını istiyordu. söylediklerini yazabilenler oldu, yazamayanlar oldu ama hepsi için ortak bir sözcük vardı ki, o sözcüğü hiçbirisi yazamadı. neden? zaten önemli olan da buydu. neden?
    doğrusunu bir türlü yazamadıkları sözcük 'rüşvet'ti.
    bunu kolaylıkla japonların 'rüşvet' ve 'rüşvet' kavramının getirdiği çağrışımlara yabancı olmalarıyla açıklayabiliriz.

    ve oradan hemen buraya, ülkenin belki de bütün kaderini değiştirecek bu seçimlere getirirsek, ülkede 'liyakat'in neredeyse tamamen tükendiği böyle bir zamanda, umudun bile büyük cesaret gerektirdiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. (hayal kırıklıkları, parça parça.)
    bu ülkenin bugün 21 yaşında olan gençlerini nasıl bir gelecek bekliyor? daha ne kadar zaman yerlerde sürünen o hayaller fantastik filmlerdeki mucizeler gibi bir anda bütünleşip bir de üstüne gerçekleşecekler?
    beddua ve lanet.
    bu mudur?
    gençlere ve gençliğe dair her şey, ancak ve yalnızca birinin eceliyle ölümüyle mi değişir/değişecektir? peki bu süre bir yirmi yıl daha mı sürecektir? ya da daha uzun?
    14 mayıs 2023.....

    yazılarda son cümle çok önemlidir.
    keskin, sarsıcı, akılda kalıcı.....

    ben bu cümleyi 15 mayıs 2023'e saklıyorum.

3 entry daha