• 16. yüzyılda osmanlı'nın akdenizi türk gölüne getirilmesini sağlayan önde gelen şahsiyetlerdendir.kaptan-ı derya olan amcası kemal reis sayesinde henüz çocuk yaşta denizciliği öğrenmiştir.



    yavuz sultan selimin mısıra fetihinde piri reis filosu ile mısırın iskendiriye kentinin zaferindeki başarısıyla devlet erkanının dikkatini çekmiştir. sultan selimle bu fetih sonrasındaki yakınlaşmasının ardından kendisine önceden hazırlamış olduğu "birinci dünya haritasını" sunmuştur.ne yazık ki bu harita parçalanmış ve günümüze bu haritanın sadece bir parçası ulaşmıştır.



    1524 yılında maktul ibrahim paşayla tanışması ardından kendisiyle yakınlaşması üzerine maktul ibrahim paşa kitab-ı bahriye'yle tanışmıştır.bu kitabın makbul ibrahim paşanın isteğine binaen tekrar düzenlenmesinin ardından kitab-ı bahriye denizcilerin başucu kitabı olmuştur.


    1528 yılında kanuni sultan süleymana armağan ettiği ; piri reisin çizdiği ikinci harita da "birinci dünya haritası"ile aynı akıbeti paylaşmış parçalanmıştır .ilk harita gibi bu haritanın da ancak bir parçası günümüze ulaşmıştır.1528 tarihli haritası bilinenin aksine dünya haritası olmayıp;istanbuldan amerika kıtasına uzanan alanı kaplayan bir "bölgesel bir haritadır".




    sadrazam damat ibrahim paşanın 1536 yılındaki infazının ardından piri reis gözden düşmüş ve bir kenara itilmiştir . 1536-1546 yılları arasında kendisine hiç bir görev verilmemiştir.
    1546 yılında barbaros hayreddin paşanın ölümünün ardından piri reise tekrardan görev verilmiş ve süveyş kaptanlığı görevine getirilmiştir. .hürmüz kalesinin zaptının başarıszlığına kadar başarılarıyla tekrar takdir toplamıştır(kendisine verilen mükafatlar bunun bir göstergesidir.)başarısızlıkla sonuçlanan hürmüz kalesi zaptının ardından kubad paşanın piri reis hakkında devlet erkanına yazdığı mektuplar ile kendisi donanmasını basra'da sahipsiz bırakıp kaçmış bir kumandan olarak tasvir etmiştir
    .kubad paşanın yazdığı mektupların sonucunda 1. süleyman'ın emriyle 1553 yılında idam cezasına çarptırılmıştır



    .
    piri reis hakkında asıl eklemek ve tartışmak istediğim celal şengör'ün sözleridir.celal şengör'ün bir dönem tepki görmesine sebep olan : "piri reisin en büyük talihsizliği kanuni gibi bir salağa denk gelmiş olmasıdır eğer fatih zamanında piri reis var olsaydı şu an sömürge bir imparatorluğuyduk."
    celal hocanın fikirlerini ifade etme biçimi bazen biraz serttir(muhtemelen asperger sendromundan kaynaklı) fakat sözü söyleyen celal şengör olunca dikkate alınıp düşünülmesi gerekir.

  • alim bir denizci. detaylı bilgi almak isteyenler esg'nin sultanın korsanları kitabını okuyabilirler.