öncelikle hayatta her konuda olduğu gibi bu konuda da dengeye ihtiyaç var, sayın yazar.
ama sizin hayatınız hakkında konuşuyorsak en önemli kriter, sizin neyden beslendiğiniz olmalı. buna verdiğiniz cevap kariyer, saygınlık ve para ise hayatınızın merkezine işinizi koymanızda hiçbir sakınca yok. (hayır hiçbir şeyi kaçırmıyorsunuz -siz zevk aldığınız ya da sonuçlarını arzuladığınız şeyi yapıyorsunuz. başkalarının başka şeylerden beslenmesi sizi bağlamaz.)
ağırlıklı olarak beslendiğiniz/besleneceğinizi düşündüğünüz şey sevdiklerinize ayıracak vakitler ya da yeni deneyimler için biraz boş zaman ise -ama bir şeyleri kaçırma hissinden, bir başkasının isteğinden ya da çeşitli trendlerin etkisinden doğan değil, içinizden gelen bir ihtiyaçsa bu- çok fazla vaktinizi alan bir işi merkezinizden kaydırmanız mümkün.
işiniz vazgeçilmezse ama hem iş hem aşk diyorsanız (swh) zaman yönetimi kabiliyetinizi sorgulayabilir, iyileştirilmesi gerekiyorsa bunun üzerine çalışabilirsiniz.
diğer yandan, merkezinizi kaydırmadan merkez dışında kalan noktalara da birtakım ağırlıklar koyarak dengede kalabilirsiniz. insan tek bir şeyden beslenmiyor nihayetinde.
hoş: tümü
|
bugün
başlıkta ara
-
-
hayatın merkezindeki iş eğer sadece para kazanmak için yapılan bir uğraşsa, örneğin adliyelerden nefret eden bir avukatsan ancak zamanında iş garanti olsun diye hukuk okumuşsan sorun olarak düşünülebilir.
zira hayatının merkezine sadece para koymuş oluyorsun bu şekilde. ancak karikatüristsen, çizmekten keyif alıyorsan ve zaten boş zamanlarında da sadece bunu yapıyorsan o zaman hayatın merkezinde olmasında bir sorun yok.
çoğumuz bence birinci pozisyondayız. para kazanmak için zamanımızı satmak zorundayız ancak bunu yaparak da hayatı keşfetmeyi ıskalıyoruz.