• "roma hukuku barbarlar için gariptir. gariptir; çünkü kişi­yi eğer sadakat ilkesi denetleyip kontrol edemiyorsa, kişi için sadakat zaten an­lamsızsa, yazılı kurallarla onu denetlemek ve bir şeyden alıkoymak ya da bir şe­ye zorlamak zaten mümkün olmadığı gibi, anlamlı da değildir. aynı şekilde, yok eğer kişi halihazırda sadakat ilkeleriyle çevrili ve onları içselleştirmişse, bu du­rumda da yazılı hukuk kurallarına zaten gereksinim yoktur."

    bu bir yanıyla komik pasaj üzerine düşünmeye değer gibi geliyor bana. yasanın tam olarak ne olduğunu ve yasa ile birey arasındaki ilişkiyi barbarlara özgü bir mantıkla yeniden değerlendiriyor. tuhaf olanı ise barbarların bu yaklaşımda tamamen haklı görünmeleri.

    romalıların yasayı anlamlandırmaları ile barbarların yasayı anlamlandırmaları arasındaki temel farklılık nedir diye sorduğumda ise yanıt bana özgürlükmüş gibi geliyor. barbar klanı içinde bir üye değildir sadece aynı zamanda tüm benliği ile klanın kendisidir de. klanın özellikleri onda tecessüm eder ve ondaki her değişim doğrudan klanı ilgilendirir. klan üyelerinin özellikle the vikings dizisinde görebileceğimiz itaatkarlıkları tam olarak bu özgürlük meselesi ile ilgilidir. barbar klanı ile birlikte özgürdür, romalı ise hürriyeti yalnız tadar.

    ikinci bir mesele de nüfusla ve toplumun kendisiyle ilgilidir elbette. yasa koyucu kabile şamanı herkes tarafından tanınıyor ve herkes yasayı tanıyacak kadar yasaya yakın ve onla içli dışlı yaşıyorsa o halde yasaları yazmanın bir manası zaten kalmaz. ancak nüfus büyüdükçe yasaların merkeziyle mesafe artar, akrabalık bağları değersizleşir ve yasa, devlet şeklinde vatandaşla baş başa kalarak onu boğma gücüne erişir.

    barbarların roma hukukunu bu şeklde garipsemesi bana son derece anlamlı, eğlenceli ve öğretici geldi. sizlerler de paylaşmak istedim.