• yetenekli bir aristokrat ve devlet adamı olan, m.ö. 200 yılı megapolis doğumlu, scipio aemilianus'un öğretmeni, 40 kitaptan oluşan ıstoria (tarihler) isimli esere imza atan, savaş esiri olarak geldiği roma'da uzun süre yaşadıktan sonra 120 yılında doğduğu kentte ölen düşünür.

    roma'ya büyük hayranlık besleyen polybios roma'nın bilinen bütün dünyayı nasıl fethettiğini açıklamaya çalışmıştır. ona göre roma'nın dünyayı ele geçirmesinin sırrı anayasasında saklıdır. platon ve aristoteles'in de tartıştığı en iyi yönetim şekli meselesine eğilerek, en iyi yönetim şeklinin krallık, aristokrasi ya da demokrasi değil hepsinin birlikte olduğu bir sistem olduğunu savunmuştur.

    "polybios'un, platoncu geleneği takiben geliştirdiği siyasal yö­netimlerin döngüsü (anacyclosis) kuramına göre, her siyasal yönetim bozularak bir diğerine dönüşür. polybios, yönetimlerin döngüsü kuramını siyasal rejim­lerle canlı organizmaları özdeşleştiren bir kurama dayandırmıştır. ona göre, yö­netimler için büyüme, olgunluk ve çürüme kaçınılmazdır. krallık tiranlığa, ti­ranlık ve krallığın ortadan kalkması aristokrasiye, olayların doğal gelişimi kaçı­nılmaz olarak oligarşiye ve oligarşinin doğurduğu adaletsizliklere karşı halk kit­lelerinin tepkisi de demokrasiye neden olur. bir yönetim biçiminin bir diğerine dönüşmesini bizzat doğal yasalar düzenlemektedir."

    roma devletinin konsüller, senato ve halktan oluşan üçlü yönetim sistemi, onu diğer devletlere nazaran hem daha elastik hem de daha dengeli bir halde tutuyordu. işte bu dengenin sağlanmasından dolayıdır ki roma dünyayı ele geçirmeyi başarmıştı. üstelik polybios tarihi hegel'den önce roma devletiyle bitirmeye çalışmıştı. ona göre mükemmel denge kurulmuştu zira.

    kaynak
    ağaoğulları, m. a., türk, d., yalçınkaya, a., yılmaz, z., & zabcı, f. (2012). sokrates'ten jakobenlere: batı'da siyasal düşünceler (3. bs). iletişim yayınları. sf.173-176