• son zamanlarda "2. yeninin gelini" olarak magazinsel bir üslupla ele alınan yazar. gerçi hakikaten iki 2. yeniciyle evlenmiş, bir üçüncüsüyle sevgili olmuş, bir dördüncü de abayı yakmış kendisine...

    15 mart 1941'de hukukçu bir ailenin kızı olarak doğar. nişantaşındaki high school for girls'te ortaokulu, amerikan kız kolejinde* liseyi bitirir. lisedeyken, kolejin erkek kısmında okuyan ülkü tamer'le çıkmaya başlarlar. istanbul üniversitesi gazetecilik yüksek okulunda okurken de evlenirler. bu dönemde tomris tamer olarak edebiyat camiasına çevirilerle girer, küçük prens gibi çevirilere imza atar. ülkü tamer'le kızları ekin'i emzirirken boğana kadar mutlulardır, yalnız tomris böyle trajikomik bir şekilde kızını kaybedince birbirlerinden uzaklaşırlar.

    henüz boşanma mahkemesi sürerken tomris bu sefer cemal süreya ile (ki o da ilk eşinden boşanmak üzere) çıkmaya başlar. üç yıl süren bu ilişki evlilikle neticelenmez, sebebi hep tartışılsa da murat belge tomris uyar'ın "dövüyordu" dediğini iddia etmişti. cemal süreya'nın ikinci karısını dövdüğü bilinen bir gerçek olsa da, tomris uyar'la cemal süreya hayatlarının sonuna kadar dost kalmıştır, kendisi de hiç kötü bir şey söylememişti umuma. derken 1969'da bu kez emekli yüzbaşı turgut uyar'la evlenir, tomris uyar olur. bu sefer de hayri turgut adında bir oğlu dünyaya gelir.

    şansa bakın ki, hayatına giren üç erkek de aynı edebi akımdandır. keza ona içten içe aşık olup her doğum gününde şiir yazan edip cansever de... buna rağmen kendisi düz yazı alanında ustalaşacak, ayrıca boğaziçi üniversitesi'nde ders verecektir. neticede 1985'te turgut uyar'ı da kaybettikten sonra hayatına devam eder, 2003'te yemek borusu kanserinden son nefesini verene değin...

    1989'da türkiye yazarlar sendikası kongresi'nde` aziz nesin`'le polemik yaşadıklarını, aziz babanın "elini vicdanına değil başka bir yere koymuşsun" lafından dolayı davalık olduklarını ve tomris uyar'ın tazminat kazandığını da belirtelim.

    kaynaklar: 1- kadim dostumuz yesevi sözlüğü
    2- işbu seri