1 entry daha
  • mustafa kemal'in bir kısmını yazıp, bir kısmını derlediği medeni bilgiler kitabında özgürlük için aşağıdaki satırlara rastlıyoruz.

    "toplumsal hürriyet: özel­likle basın hürriyeti ve basının kamuoyu üzerindeki rolü oldukça uzun bir şekilde açıklanmıştır. ancak, esas düşünce şu cümlede özetlenmiştir: "en büyük gerçekler ve ilerlemeler, düşüncelerin serbest ortaya konması ve düşüncelerin alış verişi ile meydana çıkar ve yükselir. "

    "hürriyet başkasına zarar vermeyecek her türlü yetkiyi kullanmak­tır"*

    "türk, bireysel hürriyetinden ve menfaatlerinden anayasada (teşkilatı esasiye kanunu'nda) belirtildiği kadannı cumhuriyete bırakmıştır. cumhuriyet, bireyin, ona bıraktığı bu kısım hürriyeti, bireyin ve türk milletinin içerde hürriyetini ve dışa karşı bağımsızlığını sağlamak için kullanır."

    aslında cumhuriyetin kurucu aklı ve anayasa, hürriyetin sınırlarını böyle çiziyor. peki hanımefendinin beyanı -veya beyanın üslubu- herhangi birine zarar veriyor mu?

    en fazla gücendiriyor olabilir. eğer birini gücendirecek herhangi bir şey söylenmemeli ise, çok az konuda konuşabiliriz.