entry'ler (270) - sayfa 17

başlık listesine taşı
  • taner öngür

    cihangir vampiri diye solo şarkısı vardır muhteşemdir.
    bi de sayko ana diye saykodelize edilmiş türküler albümü harikadır.

  • cahit berkay

    eş dost akraba dışında ölmesinden en çok korktuğum insan.

  • moğollar

    türkiye'nin ve hatta tüm avrupa'nın ve bence tüm dünya'nın en iyi saykodelik rock grubu.

  • theodore john kaczynski

    radikal çevreci aktivist. çevrenin önemine dikkat çekmek için bombalı saldırılar düzenlemiştir.
    sanayi toplumu ve geleceği herkesin okuması gereken bir manifesto.

  • komünizm

    (bkz: marksizm)
    daha sonra açıklama gelir şimdilik parselleyeyim

  • !anarsist vs vecihi satranç maçı

    ee düzenleyin oynayalım madem tarihi maç olsun haha
    yalnız satranç novellasındaki eleman gibi parasız oynamam bende hehe

  • devlet terörü

    hani diyorsunuz ya bizlere terörist diye, sırf şiddet eylemi yaptığımız için. sizler nesiniz o zaman? katil? tetikçi? organize suç örgütü*?
    tarih boyunca*
    anarşistlerin geniş ölçekte yaptığı şiddet eylemi otuzdan fazla değildir. ancak sadece son 200 yılda türkiye ve osmanlı devletlerine baktığımızda bile kat kat fazla olduğunu söyleyebiliriz: katliamların, faili meçhul cinayetlerin ve suikastların
    terörist dediğiniz biz anarşistler, anarşizm için:
    "tanım itibarıyla, anarşist, ne ezmek ne de ezilmek isteyen; tüm insanlar için mutluluk, özgürlük ve gelişme isteyen kişidir. onun istek ve fikirleri kaynağını; şefkat, sevgi ve insanlığa saygı duygusundan alır: kendi mutluluğunu olduğu kadar başkalarının mutluluğunu da istemesini ve başkalarının fedakarlığını gerektiren kişisel ayrıcalıklarından vazgeçmesini teşvik edecek kadar güçlü olması gereken bir duygudur bu. eğer böyle olmasaydı, baskıya düşman olmak yerine bir zorba olmaya çalışmaz mıydı?"*

    bizleri mi halen daha terörist olarak mı görüyorsunuz, yoksa tepenizdeki büyük biraderi*
    mi?

  • galip tekin

    biraz gotik, biraz da bilim-kurgu işte galip tekin. çok iyi bir çizerdi her şeyin ötesinde alışılmamış bir tarzı vardı, ilk başta alışması ve takip etmesi zor alıştıktan sonra ise adeta bir girdapmışcasına kendi dünyasına çekiyordu.
    ot kullandığını iddia ediyorlar eğer bu yaratıcılık temiz bir kafadan çıktıysa birde dumanlı olsa herhalde bunları şuan kelimelerle anlatamayacak kadar kendi tarzında olurdu.
    arada sırada bir şişe votka bitirip zevkine amateme yatıyormuş oradan gördüklerini duyduklarını çizdiği kısımlarsa çok daha lezzetlidir biz okurlar için.
    kendisini geç tanıdım, hatta can sıkıntısından tanıdım tarzı çok karalama gibi olduğundan hiç okumadım, ancak okuyuncaysa arşivimi tamamen en baştan okumak zorunda kaldım.
    ne diyelim hepsi nafile artık çok iyi bir kalemdi , kendi projesi olan çizgi roman okulunu da başlatabilse belki de mizah dergisi kıtlığı bir nebze azalacaktı.
    t: türkiye'de çizgi romanda bilim-kurgunun kilometre taşı

  • iron madien

    suan buralara bunu yazmamı sağlayan bir gruptur maiden. yaşama devam etmemi sağlayan ingiliz grubu.
    herkesin bir saplantısı vardır ya işte benimkilerden biri de maiden.
    gece yarısı tek başıma fear of the dark dinleyip tırstığım günler, sabahlarken uyumamak için the trooper dinleyip enerji patlaması yaşadığım anlar, onun ardından dinlenen melankolik saatlerin favorisi wasted years, yeni çıkmasına rağmen ilk onumda olan the writing on the wall'la geçen çalışma saatleri, anısı olduğundan zar zor dinleyebildiğim wasted years, sakin sakin dinlediğim moonchild, neredeyse her gece komple dinlediğim powerslave albümü ve daha niceleri...
    bıkmadan usanmadan dinleyebileceğim harika bir grup, var olsunlar.
    t:ingiliz heavy metal grubu

  • rashit

    türkçe punka ve direkt olarak punka ısınmamı sağlayan istanbul çıkışlı harika ötesi prog/rock, punk rock grubu.
    herhalde en mutlu günlerimi bu grupla birlikte süsledim, pastaya kremayı koydum.
    yazın akşamüstü serinlikte günesin batışına karşı yapılan yürüyüşleriminin favorisi olan gruptur, keşke dağılmasalardı da konserlerine gidebilseydim diye hayıflanıyorum ama nafile artık.
    nekrofiliyle birlikte başlayan günese karşı yolculuğum zor günlerle taçlanıyordu. çok özledim doğrusu, sanırım ömrüm boyunca hep o günlerin özlemini çekeceğim...
    t:türk punk rock grubu

  • cemiyette pişiyorum

    gofret almışız birlikte, yanına da ucuz diye kola almayıp ice tea almışız, sadece o,ben, ice tea ve gofret. sıradan olup en mutlu günümdü galiba o gün, bir parkta başbaşa gofret yiyoruz, arkaya da mutant açmışım, henüz yeni keşfetmiştim cemiyette pişiyorumun bu şarkısını. o sevmezdi punk, metal falan ama yine de dinliyorduk, ben de bir umutla belki punka başlatırım diye ilk kez ona dinletmiştim, tepkisiyse "bune amk" olmuştu, sevmeyeceğini tahmin etmiştim aslında az çok ama böyle de olmasını beklemiyordum, daha sonrasıysa malum yitip giden dostlar, hayaller ve arkada hep çalan da mutant

    "hey, çünkü biz mutantız, büyük bir utancız"
    t: en iyi türk punk grubu

  • fight club

    ne çok iyi bir kitap ne de film.
    önce filmi ele alacağım:
    david fincher'ın filme yerleştirdiği imgeler falan benim nezdimde filme olan bakış açımı en az bi 5 puan kadar arttırıyor, filmin bu kadar kült olmasının tek nedeni de bence david fincher
    oyunculuklardan genel olarak brad pitt dışında herkes iyi, brad pitt tyler gibi bir karakter için fazla kasıntı olmuş, -normalde de pek sevmem oyunculuğunu-
    ancak yine de bence filmin önüne çok geçmemiş.
    film ayrıca sonu dışında kitap ile tamamen aynı bu da güzel bir şey.

    kitabı da genel olarak yine beğendim ancak betimlemeler biraz daha cok olsa daha iyi olurdu sanki, birde flash-back sahnelerinde bir kopukluk hissettim okurken, ancak kitapta ilerlememle birlikte konunun oturması üzerine rahatsız etmedi.
    anlatımı da çok iyi olmasa da sıkmadığı için iyiydi,
    zaten bence bu kadar kült sayılmasının nedeni sosyal-mesajlı olması ve kendi türünde*
    çok fazla eser bulunmaması.
    sözün kısası benim için ortalama bir yapım.

    t:eh işte film

  • ömer hayyam

    en sevdiğim şair, şiire de bakış açım değişmiştir sayesinde. tam bir şiir seven adam oldum
    hatta ufak ufak onun gibi yazmaya da çalıştım ancak düşündürücüden vs ziyade ses uyumu olan farklı şekilde şekilde söylenmiş cümleler oldu.

  • dünya günü

    dün dünya günüymüş, ne güzel değil mi mevsim geçişi yaşamadan yaza geçebilmek,kış yaşamadan hazirana geri dönebilmek.
    kapitalist şirketler de kutladı bu yılı google instagram demeyelim de metadiyelim sonuçta nolacak zakırbörgleelonay el-ele verip insanlığı yepisyeni bir dünya'ya götürecekler, yersen
    ılık ılık ''dünya gününüz kutlu olsun hihihi,iklim krizi için plastik kullanımını azaltın'' diyen kapitalist şirketlerin, var olması dünya'nın ömrünü büyük bir oranda kısaltacak, bunu halen daha farkedemiyorsanız, maalesef kapitalizm sizin için bir hayat alışkanlığı olmuştur. maalesef kurtarılması gereken dünya değil paradır sizler için, maalesef hayat dediğiniz karmaşa sizler için bir lokomotif gibidir, kaçırırsanız daha fazla vererek yeni bir bilet alıp istediğiniz yere gidebileceğinizi sanırsınız ama gidemezsiniz.

    not:yazı 23 nisan'da yazılmıştır.

  • değişim

    değişiyor her şey: mevsimler, günler, sistemler ve kişiler. her değişen şeyin ardında başka bir değişim konuştuğun kişi değişiyor, dün senle sabahlara kadar konuşurken bugün susuyor, takmıyor seni sense sadece düşünebiliyorsun.
    "neden herkes bu kadar çabuk değişiyor?" o da aynısını düşünüyor, aslında değişen de karşımızdaki değil bizizdir.
    değişmeyen tek şey vardır o da değişim değil: değişimin sözlük anlamıdır.

« / 18 »