2 entry daha
  • --spoiler--
    1830'da başa geçen temmuz monarşisi jakobenleri tatmin etmemiştir. nitekim 1832 yılı geldiğinde hâlen bazı gruplar 1793'ü tekrara çalışmaktadır. bunlardan birine mensup olan marius, artık bir genç kız olmuş olan cosette'in sevgilisidir. bir kontesle napolyon'un baron yaptığı bir subayın çocuğu olan marius hukuk okumuştur. uzaktan görüp beğendiği cosette ile düzeyli bir ilişkileri vardır. sahte kimlikle yaşayan müstakbel kayınpeder valjean ise kim olduğunu bu çocuğa söylememiş ve kendisinden pek hazetmemiştir. zaten ölmediğine inanan javert yine peşindedir. üstelik bu kez, zamanında cosette'i besleme eden ve şimdi paris'te bir gasp çetesinin başındaki thernardier ailesi de devreye girmiştir.

    derken 5-6 haziran 1832'de ayak takımı tekrar ayaklanır. paris sokaklarında, barikatlarda kanlı çatışmalar yaşanır. marius ve jan valjean da barikatlarda savaşırlar. derken marius'un arkadaşları, aralarına sokulmaya çalışan dedektif javert'i yakalar. onu öldürme görevini valjean üstlenir. daha doğrusu havaya ateş ettikten sonra onu serbest bırakır. hayatında ilk defa bir suçludan iyilik gören javert tornavida yemiş gibi olur. minnet duyguları göreviyle çelişince de kendini köprüden aşağı atar...

    öte yandan isyan bastırılmış, marius ağır yaralanmıştır. valjean marius'u çatışmalardan kaçırarak, lağımdan geçirerek kendisiyle küs olan büyükbabasına ulaştırır, son nefesini evinde versin diyerek... mucizevi olarak marius iyileşir. daha önce cosette'i istemesini istediğinde küfreden dedesi, onu kaybetme korkusuyla "istediğin kızı alacağım oğlum" der. böylece jan valjean kızını marius'a verir.

    yine de valjean, her ne kadar kendisini arayan tek kişi de artık ölmüş olsa bile bir kaçaktır. bu yüzden damadına her şeyi anlatır, "kızım seninle mutlu ama beni soylular kabul etmez, bir daha görüşmeyelim", "cosette'e de "artık bana baba deme" diyerek evden ayrılır. paris varoşlarındaki evine dönerek misyonunu tamamlamanın iç huzuruyla eceli beklemeye koyulur, nitekim kısa süre içinde hastalanır. marius ondan korkmuştur ya, thernardier'in ortaya çıkıp "bana biraz para ver sana senin kayınpederin başka sırlarını da satayım" demesiyle işler değişir. satacağı sır (diğer konuları jan anlatmıştır çünkü), kayınpederin sırtında bir cesetle çatışma günü sokaklarda yürüdüğüdür. o anda marius o ölü dediğinin kendisi olduğunu, hayatını kurtaranın kim olduğunu anlayınca thernardier'e biraz para verip "seni polise vermeden defol, ben baronesle kayınpedere gidiyorum" der.

    cosette ile marius evine geldiklerinde jan artık son anlarını yaşamaktadır. kızını yanında gördüğüne sevinir, vasiyetini verir ve başucundaki psikopostan kalma şamdanları onlara emanet eder. sonra huzur içinde gözlerini kapatır...
    --spoiler--